Щоб переглянути інші типи публікацій з цієї теми, перейдіть за посиланням: Tarih.

Статті в журналах з теми "Tarih"

Оформте джерело за APA, MLA, Chicago, Harvard та іншими стилями

Оберіть тип джерела:

Ознайомтеся з топ-50 статей у журналах для дослідження на тему "Tarih".

Біля кожної праці в переліку літератури доступна кнопка «Додати до бібліографії». Скористайтеся нею – і ми автоматично оформимо бібліографічне посилання на обрану працю в потрібному вам стилі цитування: APA, MLA, «Гарвард», «Чикаго», «Ванкувер» тощо.

Також ви можете завантажити повний текст наукової публікації у форматі «.pdf» та прочитати онлайн анотацію до роботи, якщо відповідні параметри наявні в метаданих.

Переглядайте статті в журналах для різних дисциплін та оформлюйте правильно вашу бібліографію.

1

Tekin, Dilek. "Oryantalistlerin İkra Rivayetinin Tarihine Dair İddiaları: Gregor Schoeler Özelinde Bir İnceleme." Akademik Siyer Dergisi, no. 10 (June 30, 2024): 1–20. http://dx.doi.org/10.47169/samer.1476415.

Повний текст джерела
Анотація:
Bir tarihçinin, kaynaklarını hem tarihi düzlemine hem de tarih yazımı bağlamına dikkat etmeksizin okuması düşünülemez. Zira bu, kesinlikle tam da tarihî yorumun kalbidir. Çünkü kaynaklar tarihçilerin manayı kurguyla inşa ettikleri malzemeleridir. Diğer deyişle, kaynaklar tarihçilerin söz konusu tarihe dair kendi tasvirlerini yaratmak için dayandıkları geçmişe ait bir haberin veya objenin geçmişiyle ilgili iddialarıdır. Dolayısıyla tarihî bir çalışma ya da yorum bu tasvirin neticesidir. Bir kaynak bize ilgili olayın var olduğuna dair delil sağlar; tarihî yorum ise bu olay hakkında bir iddiadır. Hadis ilminin tarih ve siyer ilmi ile yakın ilişkisi düşünüldüğünde birincisinin ikinciye kaynaklığı meselesi hem hadis hem de tarih akademisyenleri tarafından sık sık gündeme getirilen bir mesele olagelmiştir. Buradan hareketle İslam’ın kökeni ve tarihi üzerine araştırma yapan Batılıların Hz. Peygamber’in hayatı ve onun hadisleriyle yakından ilgilenmeleri son derece tabiidir. Bu araştırmacıların eserleri incelendiğinde ise onun ilk vahiy tecrübesine dair haberlerle özellikle ilgilendikleri görülecektir. Türkiye’de ise ilk vahiyle ilgili tartışmalara, yaptıkları çalışmalarla katkı sunan tefsir ve hadis alanından pek çok araştırmacı mevcuttur. Bunlar konuyla ilgili ihtilaflı rivayetleri inceleyen yahut özel olarak ikra rivayetini hadis yahut Kur’ân tarihi bakımından ele alan çalışmalardır. Bu makale, ilk vahiy tecrübesi ile doğrudan irtibatlandırılan ikra rivayetiyle ilgili Batı’da en kapsamlı çalışmayı yapması dolayısıyla Gregor Schoeler’in hadis ve siyer kaynaklarında ilgili rivayetin nasıl izini sürdüğü ve rivayetlerin metin mukayeselerinden hareketle oryantalist paradigma içerisinde farklı bir duruş sergileyerek nasıl yeni sonuçlara ulaştığı meselesini ele alacaktır. Neticede Schoeler’in, rivayetleri metin mukayesesinden hareketle inceleme, isnaddaki bilgileri metinden hareketle kontrol etme, biyografik eserleri kullanma bakımından yöntem olarak ve rivayetleri güvenilir kabul etme, rivayet tarihini doğru anlama bakımından ulaştığı sonuçlar olarak oryantalist paradigma içerisinde en mutavassıt, İslamî paradigmaya en yakın araştırmacı olduğu görülmüştür.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
2

Kırpık, Cevdet. "Fatma Aliye Hanım’ın Tarihçiliği." Kadın/Woman 2000, Journal for Women's Studies 21, no. 1 (July 4, 2020): 135–58. http://dx.doi.org/10.33831/jws.v21i1.160.

Повний текст джерела
Анотація:
1862 yılında doğup 1936’da ölen Fatma Aliye, popüler olmuş bir yazardı. O, Türk tarihinin ilk kadın yazarlarından olup daha çok romancılığı ile tanınmaktadır. Fakat felsefe, kadın, İslamiyet, şiir ve tarih gibi alanlarda da eser vermiştir. Yazarın tarihçiliği ise şimdiye kadar ihmal edilmiş, ciddi bir değerlendirmeye tabi tutulmamıştır. Hâlbuki tarihçiliğinin ortaya konulmasında son derece kıymetli bilgiler içeren iki adet eseri bulunmaktadır. Bunlardan ilki H. 1331 (1912-1913) yılında yayınlanan Tarih-i Osmanînin Bir Devre-i Mühimmesi Kosova Zaferi-Ankara Hezimeti, ikincisi ise bundan bir yıl sonra yayımlanan Ahmet Cevdet Paşa ve Zamanı’dır. Bu makalede yazarın tarihçiliğini ortaya koymak için kullandığı yerli ve yabancı kaynaklar, tarihi olayları ele alış tarzı, kullandığı üslup ve dil ile tarihe yüklediği misyon gibi konulara değinilmektedir. Belki de ilk Türk kadın tarih yazarı olan Fatma Aliye’nin tarihi olayları bir kadın gözüyle nasıl değerlendirdiği de ayrıca incelenmektedir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
3

CÖMERT, Tuğçe, and Şahin ORUÇ. "Tarih Öğretimi Açısından “Hayat Tarih Mecmuası”." Uluslararası Ders Kitapları ve Eğitim Materyalleri Dergisi 6, no. 2 (October 29, 2023): 260–74. http://dx.doi.org/10.53046/ijotem.1376745.

Повний текст джерела
Анотація:
Bu çalışmanın amacı bir döneme damgasını vuran popüler tarih dergisi olan “Hayat Tarih Mecmuası”nı tarih öğretimi açısından incelemektir. Hayat Tarih Mecmuası 1965- 1982 yıllarında çıkarılan popüler bir tarih dergisidir. Tarih öğretimi açısından konu yelpazesi oldukça geniştir. Avrupa tarihi, arkeoloji, seyahat, coğrafya, edebiyat gibi konulara yer vererek tarih öğretimi açısından çok önemli materyaller sunmuştur. Çalışma nitel araştırma yöntemlerinden olan doküman analizi kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın evrenini derginin yayınlanan tüm konu alan dizini ve ayrıntılı olarak görselleri incelenmiş olan 10 sayısı oluşturmaktadır. Araştırma ile dergi, okuyucularına tarih öğretimi bağlamında tarih bilinci kazandırmak istediği sonucuna varılmıştır. Bu amaç doğrultusunda dergi, yayınlandığı dönem içerisinde Hayat Tarih Mecmuası okuyucularına Türk tarihinin farklı alanlarında bilgi sunduğu gibi dünya tarihi ile ilgili konulara da yer vermiştir. Okuyucularına tarih okuma ve öğrenme zevki aşılayan dergi; geçmişte yaşanan olaylara ışık tutarak halka popüler konularda önemli bir tarih birikimi sunmuştur.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
4

Toruk, Ferruh. "Fransız Gezgin Vital Cuinet’in Gözüyle Çankırı." Belleten 73, no. 268 (December 1, 2009): 721–38. http://dx.doi.org/10.37879/belleten.2009.721.

Повний текст джерела
Анотація:
Seyahatnameler, gerek klasik tarih, gerek kültür, gerekse sanat tarihi çalışmalarının önemli kaynaklarındandır. Görsel malzeme gravür, harita, fotoğraf vb. bakımından oldukça zengin olan seyahatnameler kentlerin, tarihî süreç içerisindeki fizikî, ekonomik ve sosyal değişimini yansıtan son derece önemli belgeler arasında yer almaktadır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
5

DUMAN, Yeşim, and Refik TURAN. "Ali Cevad’ın Muhtasar Osmanlı Tarihi ile Ortaöğretim 11. Sınıf Tarih Ders Kitabı’nda Kırım Harbi’nin Ele Alınış Şekli Üzerine Karşılaştırmalı Bir Değerlendirmesi." Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi 43, no. 2 (September 2, 2023): 1129–51. http://dx.doi.org/10.17152/gefad.1268497.

Повний текст джерела
Анотація:
Bu araştırmanın amacı Kırım Harbi’nin Ali Cevad’ın Muhtasar Osmanlı Tarihi ile Ortaöğretim 11. Sınıf Tarih Ders Kitabı’nda ele alınış şekli üzerine karşılaştırmalı bir değerlendirmesini gerçekleştirmektir. Veriler, doküman analizi yöntemi aracılığıyla tarih alanyazınından ve Muhtasar Osmanlı Tarihi ile Ortaöğretim 11. Sınıf Tarih Ders Kitabı adlı kitaplardan elde edilmiştir. Elde edilen veriler ile bahsi geçen kitaplar Kırım Harbi çerçevesinde incelenerek farklılıkları ortaya konmuştur. Ders kitaplarından ulaşılan verilerin değerlendirilmesi nitel analiz yöntemlerinden doküman analizi kullanılarak yapılmıştır. Araştırma neticesinde tarih alanyazınında verilen bilgiler ile incelemesi gerçekleştirilen tarih ders kitaplarındaki bilgilerin çelişmediği ancak konu ile ilgili Muhtasar Osmanlı Tarihi ders kitabında verilen bilgiler ve ifadelerin az ve yüzeysel olduğu neticesi ortaya çıkmıştır. Ayrıca 11. Sınıf Ortaöğretim Tarih Ders Kitabı’nda ise konu ile ilgili verilen bilgiler ve ifadelerin alanyazınında yapılan araştırmalar göz önünde bulundurularak önemli noktaların vurgulandığı, Muhtasar Osmanlı Tarihi ders kitabı ile karşılaştırıldığında ise konuya daha kapsamlı yer verildiği gözlemlenmiştir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
6

Öztürk, Mustafa. "XIX. Yüzyılda Harput'ta Fiyatlar." Belleten 53, no. 207-208 (August 1, 1989): 797–828. http://dx.doi.org/10.37879/belleten.1989.797.

Повний текст джерела
Анотація:
XIX. yüzyıl Türkiye tarihi üzerinde yapılan araştırmaların daha çok siyasi tarih ve ıslahat hareketleri alanında yoğunluk kazandığı, iktisadi ve sosyal tarihe ait araştırmaların azlığı dikkati çekmektedir. Hele iktisadi hayatın önemli bir öğesi olan fiyat hareketlerine ait çalışmaların yokluğu daha da ilginçtir ve bir eksiklik olarak görülmektedir. Bu cümleden olarak, halen yürütmekte olduğumuz Anadolu Fiyat Tarihi projesi çerçevesinde, XIX. yüzyılda Harput'ta fiyatlar incelenmeye çalışılmıştır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
7

ERBAY, Enes Ensar, та Selahattin POLATOĞLU. "An Abbasid Statesman Who Became a Hero with His Anatolian Campaigns: ʿAlī b. Yaḥyā al-Armanī (d. 249/863)". Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi (ÇÜİFD) 23, № 2 (31 грудня 2023): 206–22. http://dx.doi.org/10.30627/cuilah.1346561.

Повний текст джерела
Анотація:
Ali b. Yahyâ el-Ermenî (ö. 249/863), Halife Me’mûn’un (ö. 218/833) son yıllarında tarih sahnesine çıkmış, iki dönem Mısır vali naibi ve bir süre bizzat valilik, birer dönem de Sugûruşşâm ve Ermeniye-Azerbaycan valiliği yapmıştır. O, Halife Müstaîn’in (236-249/850-863) ilk yıllarına kadar Anadolu topraklarına çok sayıda sefer düzenlemiş, bunun yanında Abbâsî Devleti’nin idarî teşkilatında görev almış ve ayrıca diplomatik faaliyetler yürütmüş önemli bir devlet adamıdır. O, bu çerçevede geniş yetkileri olduğu anlaşılan tarihî bir şahsiyettir. Kariyerinin henüz başlarında Ermeniye bölgesinde siyasî açıdan aktif biri olduğu anlaşılan ancak hayatı hakkında kaynaklarda oldukça az bilgi bulunan Ali b. Yahyâ, Abbâsî tarihi için mühim birtakım icraatlar üstlenmiştir. Bu makale, Ali b. Yahyâ’nın etnik kökenini, idarî, askerî ve diplomatik konumunu ele almaktadır. Erken dönem tarih kaynaklarınca da kayıt altına alınan bu konum, onun halk muhayyilesinde bir tür kahraman portresine oturtulduğu noktasında kayda değer birtakım argümanlar sunmaktadır. Tüm bu faaliyet ve muhayyileyle ilgili unsurlar, çalışmada üzerine yoğunlaşılan temel hususlar arasında yer almaktadır. Bu çalışma, Anadolu üzerinde Abbâsî-Doğu Roma mücadelesinde aktif rol alan ve bunun neticesinde kahramanlaşan bir tarihî şahsiyetin İslâm tarih kaynaklarında yansıtılma biçimini ortaya çıkararak alana katkı sunma amacındadır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
8

Aktaş, Özgür, and Hurşit İsayev. "Altıncı sınıf Rusya tarih ders kitaplarına göre Rus kimliğinin oluşmasında edebiyat ve kültürün katkısı." Ardahan Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi 6, no. 1 (January 17, 2024): 86–91. http://dx.doi.org/10.58588/aru-jfeas.1400678.

Повний текст джерела
Анотація:
Bu çalışmanın amacı tarih ders kitaplarına göre Rus kültürünün oluşumunda edebiyat ve dinin rolünü açıklamaktır. Bu çalışma nitel bir çalışma olup yöntem olarak doküman analizi yöntemi kullanılmıştır. Çalışmada iki adet Rus tarih ders kitabı incelenmiş ve Rus kimliğinin oluşmasında edebiyat ve kültürün önemi ortaya konulmaya çalışılmıştır. Tarih ders kitaplarının verdiği bilgilere göre edebiyat ve dini inançlar Rus kimliğinin şekillenmesinde önemli katkı sağlamıştır. Rusya Hristiyanlık dinini ve Ortodoks mezhebini kabul ederek yeni bir kimliğe sahip olmuştur. Bu yeni anlayış edebiyatla desteklenmiştir. Tarih ders kitapları dinî nitelikli eski edebî eserlerden örnekler vererek ve tarih ders kitaplarına dinî simgeleri koyarak bir vatandaş oluşturma çabası içerisindedir. Ancak verilen bu örnekler ve dinî efsanelerin aşırı kullanımı kimi zaman da efsanelerin tarihi bir olgu gibi sunulması, neden sonuç ilişkisi yerine tarihi olguların inançlara dayalı olarak açıklanması Rusya tarih ders kitaplarının bilimselliğini önemli ölçüde zayıflatmaktadır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
9

Bušatlić, Ismet, та Hamza Lavić. "Datiranje kurʼanskim tekstom". Anali Gazi Husrev-Begove biblioteke 29, № 43 (31 грудня 2022): 51–62. http://dx.doi.org/10.51719/25663267.2022.29.43.51.

Повний текст джерела
Анотація:
Ovim radom obuhvaćeni su primjeri tariha izrečeni kurʼanskim tekstom u povodu ostvarenih pobjeda u ratovima, završetka gradnji mesdžida i džamija, škola (muallimhana), biblioteka i vodovoda (šadrvana i česama), te smrti muderrisa. U svakom od navedenih slučajeva godina u kojoj se to dogodilo iskazana je brojčanom vrijednošću arapskih grafema sadržanih u odabranom kurʼanskome tekstu. Sadržaj teksta ujedno ukazuje na rezultat događaja, vrstu, svrhu i namjenu građevine za koju je tarih izrečen, a zbir brojčanih vrijednosti arapskih slova, u tarih ukomponovanog kurʼanskog teksta po sistemu ebdžed, sadrži hidžretsku godinu u kojoj se događaj zbio. Radom su obuhvaćeni tarihi povodom gradnje dva mesdžida, džamije, mekteba, biblioteke, šadrvana, dvije česme, godine osvajanja Janoka i smrti jednog muderrisa.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
10

BAYRAMOV, Müşviq Cabir. "Azerbaycan tarih yazımında Selçuklu devletinin tarihi." İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi 9, no. 5 (December 29, 2020): 3723–31. http://dx.doi.org/10.15869/itobiad.783985.

Повний текст джерела
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
11

ÇATAL, Soner. "TARİH DERS ÖĞRETİMİNDE TARİHİ ROMANLARIN ÖNEMİ." Journal of Academic Social Sciences 144, no. 144 (2023): 562–69. http://dx.doi.org/10.29228/asos.71628.

Повний текст джерела
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
12

AKKANAT, Salih. "Bellek, Tarih ve Siyaset: Walter Benjamin’in Tarih Metodolojisi." JOURNAL OF HISTORY AND FUTURE 8, no. 4 (December 22, 2022): 1099–111. http://dx.doi.org/10.21551/jhf.1199431.

Повний текст джерела
Анотація:
Benjamin’in tarih felsefesi şimdiki zaman, tarih, bellek ve siyaset kavramları arasında kendine özgü bağlantılar kuran eleştirel bir çabadır. Benjamin, tarihsicilik (historicism) olarak adlandırılabilecek geleneksel tarih görüşünü, tarihsel bilginin hakikatine ilişkin benimsediği yöntem bakımından eleştirmektedir. Kavram eksenli bir tarih görüşü yerine deneyimi temel alan bir yöntemle tarih düşüncesinde yeni bir perspektif değişimini savunan Benjamin, modern tarih yazımını monad, diyalektik imge, takımyıldızı gibi estetik kategoriler ile tanıştırır. Benjamin, tarihi deneyimden hareketle düşünmeye çalışır. Deneyim bilgisine soyutlama ve genelleştirme yoluyla ulaşmak ya da deneyimin kavrama tabi kılınması; deneyimin üretildiği bağlamın gözden kaybolması anlamına gelmektedir. Nitekim felsefe tarihinde maddi yaşam ve zihinsel yaşam arasında bir ayrım yapılırken; maddi, somut, pratik deyim alanı, düşünce evreni karşısında değersizleştirilmiştir. Benjamin, Dilthey’den itibaren yaşam filozoflarının da şiire, saflıkla özdeşleştirilen doğaya ve mitoslara göndermede bulunarak, hakiki deneyime ulaşmaya çalıştıklarını söyler. Bu makale, Benjamin’in zamansallık ve tarihyazımı düşüncesi bağlamında deneyime dayanan bir tarihsellik fikrine nasıl ulaşılabileceğini göstermeyi amaçlıyor. Tarihi, deneyim kavramının ışığında düşünmek; güç ve iktidar ilişkilerini vurgulayan, maddi ve somut çıkarların bilgisi üzerinde yapılanmış, tarihte ve bugün egemen kamusallık biçimiyle ilişkisinde, farklı nedenlerle damgalanarak tarihsel gerçeklikten dışlanmış olanların katılımına açık bir tarih anlatısı geliştirmeyi mümkün kılabilir. Bu açıdan makale, tarihsici tarih düşüncesine karşı Benjamin’in geliştirdiği eleştirel tarih görüşünün temel parametrelerini belirlemeyi ve bunları etik ve politik sonuçları itibariyle tartışmayı amaçlıyor. Tarih felsefesine ve özellikle tarih yazımına verdiği önem, bir amaç olarak kendini geleceğe yönlendiren bir eylem kavramından ziyade, mevcut tahakküm sistemlerine ve onların kendi hegemonik tarih görüşlerini dayatmalarına karşı çıkan bir siyasal eylem teorisi geliştirmek istemesinden kaynaklanmaktadır. Bu tarz bir siyaset anlayışı, hâkim olanın her zaferini yeni baştan sorgulayarak, aslında tüm siyasal sistemlerin temel tarihselliğini, değiştirilebilirliğini ve sonluluğunu açığa çıkarmaya yönelir. Böylece, geçmişin farklı ve her zaman benzersiz başlangıçların kaynağı olarak görülebileceğini göstermeyi amaçlar. Bu nedenle bellek ve tarih, hatırlama ve müdahale ayrılmaz bir bütünlük oluşturur.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
13

ÖZTAŞ, Sezai. "Tarih Öğretiminde Tarihî Film ve Tarihî Dizilerin Kullanılmasına İlişkin Tarih Bölümü Öğrencilerinin Görüşleri (Kırklareli Üniversitesi Örneği)." Türk Tarih Eğitimi Dergisi 4, no. 2 (October 24, 2015): 1. http://dx.doi.org/10.17497/tuhed.185634.

Повний текст джерела
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
14

Öztaş, Sezai. "Tarih Öğretiminde Tarihî Film ve Tarihî Dizilerin Kullanılmasına İlişkin Tarih Bölümü Öğrencilerinin Görüşleri (Kırklareli Üniversitesi Örneği)." TÜRK TARİH EĞİTİMİ DERGİSİ 4, no. 2 (October 24, 2015): 1. http://dx.doi.org/10.17497/tuhed.18573.

Повний текст джерела
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
15

Sevim, Ali. "İbnü'l Adîm'in Bugyetü't-Taleb fî Tarihi Haleb Adlı Eserinin Yayınları Hakkında." Belleten 60, no. 227 (April 1, 1996): 73–80. http://dx.doi.org/10.37879/belleten.1996.73.

Повний текст джерела
Анотація:
XIII. yüzyıl Arap tarihçilerinden olan Halebli İbnü'l-Adîm Kemaleddin Ebu'l-Kasım Ömer, Ebû Bekr Ahmed el-Hatîb el-Bağdadî (1002-1071)'in Tarihu Bağdad'ı ile Ali b. Hasan İbn Asâkir'in 80 cilt olduğu rivayet edilen Tarihu Medineti Dımaşk adlı eserlerinden sonra bölgesel Arap tarih yazıcılığının güzel örneklerinden birisini oluşturan Bugyetü't-taleb Fî Tarihi Haleb adlı bir eser kaleme almıştır. Yaptığımız araştırmalar sonucunda, çeşitli kaynaklarda 40, ya da 30 cilt olarak telif edildiği rivayet edilen eserin 1242/43 yılında bitirilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
16

ŞENGÜL, Abdullah. "İtibarî Tarih Anlatıcısı Olarak Mekân (Turan Oflazoğlu’nun Topkapı Piyesi Örneği)." Erdem, no. 64 (June 1, 2013): 123–32. http://dx.doi.org/10.32704/erdem.2013.64.123.

Повний текст джерела
Анотація:
İtibarî metinlerde anlatıcı çok önemli bir unsurdur. İtibarî dünyaya ait olan bu unsurlar, zaman zaman farklı kimliklerle karşımıza çıkar. Bazen bir kuş, bazen bir eşya veya soyut bir varlıktır. Turan Oflazoğlu'nun Topkapı isimli oyunu, tarihî bir mekânın tarih anlatıcısı olduğu ender ör neklerden biridir. İstanbul'un Fethi'nden Dolmabahçe Sarayı'nın yapıl dığı tarihe kadar Osmanlı devletinin idarî mekânı olan Topkapı Sarayı, bu eserde hem merkezî şahıstır, hem de yaşanan her şeye şahit olması itibariyle yaşının ve tecrübesinin kendine verdiği avantajlarla, anlatıcı rolünü üstlenir. Bu sürede şahit olduklarını ve yaşananları sorgular. Yaşanılan bütün olayların merkezinde olan ve her şeye şahit olan bir mekânın anlatıcılığı, diğer tarih anlatıcılarından her şeyden önce öznel bir dil kullanması itibariyle çok farklıdır. Çalışmamızda Topkapı isimli oyun, bu noktadan hareketle değerlendirilecektir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
17

ALİBEKİROĞLU, Sertan. "In 100 Years Of Republic Âşık Veysel's Notes To History." Gaziantep University Journal of Social Sciences 22, Cumhuriyet'in 100. Yılı (October 28, 2023): 127–45. http://dx.doi.org/10.21547/jss.1361321.

Повний текст джерела
Анотація:
Toplumların varlığını ortaya koyabilmesi, yaşaması ve sürdürebilmesi için köklere sahip olması gerekmektedir. Her toplum kendini bir tarihe, coğrafyaya, ataya bağlama ihtiyacı duyar. Bu bağlanma sonucunda başta dil olmak üzere toplumu bir arada tutan kabuller, inançlar, mitler ortaya çıkar. Toplumun bu temel taşları ozanlar tarafından işlenir ve yerine konur. Kullandıkları ana malzemeler toplumun dili, kabulleri, inanmaları ve mitolojileri olduğu için ozanlara toplum inşa ediciler olarak bakmak gerekir. Canlı birer organizma olan toplumlar zaman zaman ekonomik, siyasi, askerî, doğal afetler gibi olaylar sonucu coğrafya değiştirebilir, yeniden var olmaya çalışabilirler. Yeniden yazılan tarihte ve değişebilen coğrafyada toplumu ayakta tutmak ve varlığını devam ettirebilmek için yine ozanlar devrededirler. Türkler gibi tarihî ve coğrafi derinliği çok geniş zaman ve alana yayılan milletlerin sayısız savaş, doğal afetler vb. tahrip gücü yüksek olumsuzluklara rağmen hâlâ sağlam bir şekilde ayakta durmasında ozanların büyük payı vardır. Ozanlar, toplumların geçmişlerini geleceğe aktarmakla kalmaz, aynı zamanda bugünü de tarihe yerleştirerek toplumsal tarih ve millet hafızasını geliştirir. Son dönemde toplumun hafızasını geliştiren, tarihe not düşen ozanlardan biri de Âşık Veysel’dir. Veysel, genç Cumhuriyet’in kimi siyasi olaylarını, inkılâplar ve kurumları ile içinde yaşadığı toplumun karşılaştığı doğal afetleri, hastalıkları, salgınları, iyi ve güzel olan ile acı ve çirkin olanı da şiirlerinde işleyerek topluma karşı görevlerinden biri olan tarih haznesini geliştirme görevini yerine getirmiştir. Bu çalışmada Âşık Veysel’in şiirlerinde şahit olduğu olayların neler olduğu ve bu olaylara bakış açısı verilmek hedeflenmiştir. Tespit edilen metinlerin aynı zamanda birer sözlü tarih metni olduğu varsayımıyla Âşık Veysel’in penceresinden yakın tarihle ilgili bir değerlendirme yapılması amaçlanmıştır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
18

Çencen, Namık. "Comparing the Turkish and Iranian history textbooks in the sample of us and the otherBiz ve öteki örnekleminde Türk ve İran tarih ders kitaplarının karşılaştırılması." Journal of Human Sciences 14, no. 2 (April 23, 2017): 1327. http://dx.doi.org/10.14687/jhs.v14i2.4521.

Повний текст джерела
Анотація:
The work of "us and the other" in the history textbook researches is one of the topics that attracted the attention of the researchers recently. In this research, “Us and the other” sample tried to determine how Iran and relations with Iran are explained in high school history textbooks taught in Turkey and how Turks and relations with Turks are explained in the high school history text book which was taught in Iran. The study was a qualitative research and document and record examination methods and techniques were used. The texts in Turkish history textbooks and Iranian history textbooks were examined using "Historical Abuse Methods". In the content of the texts in the history textbook titled "Iran and World History", which was taught in the 3rd grade class in General High School in Iran, the historical abuse methods with the Turks and relations with Turks was processed by using misleading, jumping and denying methods. Secondary education in Turkey "History 9th grade", "History 10th grade" “Contemporary Turkish and World History "textbooks on Iranian History and Iranian history textbooks were explored by using the jump method from historical abuse methods. ÖzetTarih ders kitapları araştırmalarında “biz ve öteki” çalışmaları son dönemlerde araştırmacıların ilgisini çeken konulardan biridir. Bu araştırmada biz ve öteki örnekleminde İran’da okutulan lise tarih ders kitabında Türkler ve Türklerle olan ilişkiler ile Türkiye’de okutulan lise tarih ders kitaplarında İran ve İranla olan ilişkilerin nasıl anlatıldığı tespit edilmeye çalışılmıştır. Çalışma nitel bir araştırma olup doküman ve belge incelemesi yöntem ve teknikleri kullanılmıştır. Türk tarih ders kitapları ile İran tarih ders kitaplarında yer alan metinler “Tarihi Kötüye Kullanma Yöntemleri” kullanılarak incelenmiştir. İran’da Genel Lise III. sınıf Edebiyat bölümünde okutulan “İran ve Dünya Tarihi” adlı tarih ders kitabındaki metinlerin içeriklerinde Türkler ve Türklerle İlişkiler tarihi kötüye kullanma yöntemlerinden yanıltma, atlama ve yadsıma yöntemi kullanılarak işlenmiştir. Türkiye’de ortaöğretim “Tarih 9. Sınıf”, “Tarih 10. Sınıf” ve “12. Sınıf Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi” ders kitaplarındaki metin içeriklerinde İran Tarihi ve İranla ilişkiler tarihi kötüye kullanma yöntemlerinden atlama yöntemi kullanılarak işlenmiştir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
19

BATUR, Behçet. "İbn Halduncu Perspektiften Tarihin Yasaları: Şehirleşme ve Sekülerleşme." Eskiyeni, no. 52 (March 26, 2024): 101–14. http://dx.doi.org/10.37697/eskiyeni.1374397.

Повний текст джерела
Анотація:
Tarihte yasa(lar) konusu geçmişte bazı din adamları, filozof ve sosyal bilimcilerin ilgisini çekmiş ve bunlar bu alanda önemli entelektüel çabalar ortaya koymuşlardır. Söz gelimi Augustinus, Comte, Durkheim, Hegel, Marx, Spencer gibi düşünürler tarihin akışını belirleyen genel ilkeler konusunda çeşitli yaklaşımlar ortaya koymuşlardır. Örneğin Augustinus’a göre tarih, Tanrı’nın insanı yaratmasıyla başlamış olan ve insanın kurtuluşuyla son bulacak olan bir akıştır. Comte’a göre tarih düşünsel bir evrime tabi olup insanlık tarihi üç aşamadan (teolojik, metafizik, pozitivist) geçmektedir. Hegel’e göre ise tarih insanlığın düşüncesinin diyalektik bir düzlemde sürekli gelişmesini ifade etmektedir. Marx açısından tarih bir sınıf savaşları tarihi olup belirli aşamalardan geçmekte (ilkel komünal, feodal, köleci, kapitalist) ve tarihin sonunda sınıfsız bir toplum (sosyalist) teşekkül edecektir. Spencer da tarihi evrimsel bir çizgide okuyan düşünürlerden biridir. Ona göre tarih bir evrime tabi olup sürekli ilerlemektedir. Tüm bu yaklaşımların ortak niteliği tarihin belirli hedeflere doğru yürüyen yasalarının olduğu fikridir. İbn Haldun’da da bu yönde bir yaklaşımın mevcut olduğu görülmektedir. Ona göre tarih iki boyutlu bir yapıya sahiptir. Çizgisel ve döngüsel. Bu, tarihin yasasıdır. Keza ona göre tarih belirli bir yöne doğru da hareket etmektedir. Tarihin yönünü belirleyen dinamikler ise şehirleşme ve sekülerleşmedir. İbn Haldun’a göre insanlığın ilk yaşam formu olan göçebelik (bedevilik) şehirleşmeye (hadarilik) doğru evrilmektedir. Bununla birlikte ve şehirleşmeye paralel olarak tarihin başlangıcında hayatın hemen hemen her alanını kuşatan (gerek teorik gerekse de pratik alanlarda) din, kurumsal bir farklılaşmaya ve daralmaya uğrayarak diğer bilgi ve yaşam alanlarının ortaya çıkmasıyla kendi öz alanına çekilmektedir. Bu süreç sekülerleşmeyi tanımlayan önemli bir unsuru (kurumsal/yapısal farklılaşma) ifade etmektedir. Dolayısıyla İbn Haldun düşüncesinde şehirleşme ve sekülerleşme süreçlerinin tarihsel birer yasa olarak görüldüğü söylenebilir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
20

KAR, Aykut. "İSLAM ÖNCESİ TÜRK TARİHİ ÜZERİNE TARİH YAZICILIĞI." Kesit Akademi 2, no. 4 (January 1, 2016): 304. http://dx.doi.org/10.18020/kesit.63.

Повний текст джерела
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
21

BUDAK, Muhammed Ali. "Açıklamalı Bir Kaynakça Denemesi-2: Türkler Hakkında Bilgi Veren V.-X. Yüzyıllara Ait Seyyahlar ve Seyahatname Türündeki Eserleri." Alınteri Sosyal Bilimler Dergisi 7, no. 2 (December 30, 2023): 169–78. http://dx.doi.org/10.30913/alinterisosbil.1361584.

Повний текст джерела
Анотація:
Batı tarihçiliğinde Erken Ortaçağ terimiyle karşılanan ve yaklaşık olarak V. ile X. yüzyıllara denk gelen tarih aralığı, sadece Ortaçağ Türk tarihi için değil aynı zamanda dünya tarihi açısından da önemli bir zaman aralığıdır. Çünkü bu süreçte hem Avrupa’nın etnik yüzünü şekillendirecek Kavimler Göçü (375), Hun Türklerinin batıya göç etmesiyle başlamış ve Avrupa’da, sınırları Balkanlardan Manş Denizi’ne kadar uzanan Avrupa Hun Devleti kurulmuştur (376). Bundan kısa bir süre sonra da Asya’da sınırları Mançurya’dan Avrupa’da Kırım’a kadar uzanan ve tarihte Türk adını taşıyan ilk Türk devleti olan Göktürkler kurulmuştur. Araştırmaya konu olan tarih aralığı ayrıca Türklerin İslam diniyle ilk defa karşı karşıya geldikleri tarih aralığıdır. Bu araştırmada tarih çalışmalarında ana kaynak durumunda olan seyahatnameler incelenmeye çalışılmıştır. Zira seyahatnameler tarih bilimi açısından önemli kaynaklar arasında olmakla beraber son zamanlara kadar hak ettikleri değeri görmemişlerdir. Bu çalışma ile V. ve X. yüzyıllar arasında, Türk toplulukları hakkında bilgi veren seyahatname türü eserler ve onların yazarları hakkında kısaca bilgi verilmeye çalışılmış, bu alanda çalışma yapacak araştırmacılar için hiç değilse bir başlangıç noktası oluşturulması amaçlanmıştır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
22

DURSUN, Mehmet Tahir, and Çağdaş AYDIN. "Sosyal Bilim Araştırmalarında Sözlü Tarih Yöntemi." Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi 22, Özel Sayı 2 (December 31, 2022): 1–18. http://dx.doi.org/10.18037/ausbd.1227271.

Повний текст джерела
Анотація:
Sosyal bilim alanında yapılan araştırmalar, bilimsel yöntem açısından veri toplama sürecinde birtakım kurallar ve tekniklerin uygulanmasını gerektirmektedir. Kantitatif araştırmalarda anket, istatistiki veriler kullanılırken kalitatif araştırmalarda gözlem, görüşme, odak grup vb. farklı veri toplama teknikleri kullanılmaktadır. Bu çalışma, sosyal bilimin konusu olan insan odaklı araştırmalarda tarihe ve geçmişe ışık tutarak gelecek nesillere bilgi aktarmak amacıyla kullanılan sözlü tarih yöntemine odaklanmaktadır. Çalışmada, sözlü tarih yönteminin kavramsal çerçevesi ve aynı yöntemle yazılmış araştırmalar irdelenmiştir. Alanyazındaki çalışmalar incelenerek, sözlü tarih yönteminin araştırmacılar tarafından nasıl ele alındığı, hangi aşamalarla yürütüldüğü ve teknik açıdan özellikleri ortaya çıkarılmıştır. Ek olarak, sözlü tarih yönteminin gereksinimleri ve aşamaları detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Bu çalışmanın, gelecekte sözlü tarih yönteminin kullanılması planlanan kalitatif araştırmalara yol gösterici bir kılavuz sunması hedeflenmektedir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
23

Ünal, Sevim. "İnsan ve İnsanlık Dostu, Büyük Hoca Prof. John Selwyn Bromley'i Anarken." Belleten 54, no. 210 (August 1, 1990): 903–8. http://dx.doi.org/10.37879/belleten.1990.903.

Повний текст джерела
Анотація:
Gerçek bir İngiliz beyefendisi olan Prof. Bromley 1913 yılında Oxford yakınlarında dünyaya geldi ve ünlü Bedford School'da orta öğrenimini gördükten sonra Oxford Üniversitesi New College'de Yakınçağ Tarihi eğitimini tamamladı. 1939 yılında ilk kez Liverpool Üniversitesi'nde, Avrupa Yeniçağ Tarihi dersini vermeye başladı ve aynı Üniversite'de İngiliz Edebiyatı dalında ders veren Jean Roberston'la evlendi. Savaş yıllarında, Hazine Bakanlığı'nın hizmetinde çalıştıktan sonra 1947-1960 yılları arasında öğrenim gördüğü Oxford Üniversitesi'ne dönerek, Keble College'de tarih dersi vermeye başladı. Bu arada 1950-1975 yılları arasında E.H. Kossman'la birlikte editörlüğünü yaptığı 5 ciltlik "Britain and the Netherlands" adlı kitabı yayınlandı. 1960-1977 yılları arasında Southampton Üniversitesi'nin The Faculty of Arts'ın Tarih departmanına Yakınçağ Tarihi Profesörü olarak atandı. Atanmış olduğu Üniversite'nin "The Faculty of Arts"ın da uzun yıllar Dekanlığını ve aynı zamanda Tarih Bölümünün de Başkanlığını üstlendi.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
24

Vurgun, Ahmet. "Türkmenistan Tarih Ders Kitaplarında Türkler ve Türkiye Cumhuriyeti." Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, no. 64 (June 30, 2024): 46–57. http://dx.doi.org/10.53568/yyusbed.1397798.

Повний текст джерела
Анотація:
Bu çalışmada, Türkmenistan’da Türk tarihine bakışın ve Türkmenistan-Türkiye ilişkilerinin ders kitapları üzerinden ortaya konulması amaçlanmıştır. Çalışmada, nitel araştırma yöntemlerinden tarihsel araştırma kullanılmıştır. Araştırmanın temel verilerini, Türkmenistan eğitim sisteminde güncel olarak beşinci sınıftan on birinci sınıfa kadar okutulan tarih ders kitapları oluşturmaktadır. Bu bağlamda, araştırmanın amacı doğrultusunda on farklı ders kitabı incelenerek Türkmenistan Türkçesiyle yazılı ilgili olan kısımlar, günümüz Türkiye Türkçesine aktarılmıştır. Akabinde elde edilen veriler, Türk Tarihi ve Türkiye Cumhuriyeti başlıkları altında kategorik hale getirilerek değerlendirilmiştir. Araştırmanın bulgularına bakıldığında, Türkmenistan’da tarih eğitiminin, milli bir anlatıyla sunulduğu, Türkmenistan tarih ders kitaplarında Türk tarihinin, Türkmen millî tarihi ekseninde değerlendirildiği görülmüştür. Nitekim Oğuz Türkmen Devletiyle başlayan ve Göktürk-Karahanlı-Gazneli-Selçuklu-Osmanlı devletleri doğrultusunda devam eden bu anlatıda, Türkmen kimliği, cihanşümul bir nitelik taşımaktadır. Bu özelliğiyle Türkmenler, tarihte büyük devletler kurmuş bir neslin torunları olarak değerlendirilmiştir. Bunun dışında, ders kitaplarında Türk tarihindeki siyasi ve askeri gelişmeler önde gelmekle beraber kültür ve medeniyet unsurları da yer almıştır. Türkmenistan tarih ders kitaplarında, Millî Mücadele, cumhuriyet ile cumhuriyetin ilk yıllarındaki bazı inkılaplara da değinilmiştir. Atatürk’e ise özel bir yer ayrılarak tarihteki rolü ve önemi vurgulanmıştır. Türkmenistan’ın modern Türkiye ile olan ilişkilerinin ise iç ve dış politika ekseninde işlendiği fark edilmektedir. Bu bağlamda, Turgut Özal döneminden başlayıp AK Parti dönemiyle devam Türk iç politikası, siyasi gelişmeleri ve seçimlere odaklanılmıştır. Dış politikada ise Soğuk Savaş döneminde Türkiye’nin durumu ve NATO’ya değinilerek 21. yüzyılın başlarına kadar Türkiye’nin doğu-batı ve bölgesel eksenli dış politikası hakkında malumat verilmiştir. Türkmenistan tarih ders kitaplarında Türkiye bahsinin sonunda ise Türkmenistan-Türkiye ilişkileri üzerinde durulmuştur. Türkmenistan tarih ders kitaplarında sunulan bu bilgilerin, Türk dünyası ortak tarih eğitimi ve tarih ders kitaplarının hazırlanmasında bir fırsat oluşturduğu dikkati çekmektedir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
25

KASALAK, Kadir. "TARİH ÖĞRETİMİNDE TARİH FELSEFESİNİN ETKİSİ." Journal of Social Sciences 16, no. 16 (January 1, 2017): 102–11. http://dx.doi.org/10.16990/sobider.3754.

Повний текст джерела
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
26

ÇOLAK, Yaşar, and Navid CHİZARİ. "İslamî yahut Seküler Tarih: Tarif Khalidi ve Thomas Bauer’in Müslüman Tarih Yazımı Kategorilerinin Yeniden Değerlendirilmesi." Abant İzzet Baysal Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 8, no. 2 (November 30, 2020): 460–87. http://dx.doi.org/10.33931/abuifd.810571.

Повний текст джерела
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
27

Dağ, Muhammed. "Denizli Çalışmaları: Birikim ve Yol Haritası, (Ed. Yasemin Beyazıt, Nobel Bilimsel Eserler, 2021)." Üsküdar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi 8, no. 14 (May 2022): 154–59. http://dx.doi.org/10.32739/uskudarsbd.8.14.107.

Повний текст джерела
Анотація:
Editörlüğünü Prof. Dr. Yasemin Beyazıt’ın gerçekleştirdiği Denizli Çalışmaları: Birikim ve Yol Haritası kitabı özelde Denizli kent tarih araştırmacılığı genelde Türkiye’deki yerel tarihçilik için önemli bir eserdir. Eserde Denizli ile ilgili yapılan tarih araştırmalarının ortaya konulması amaçlanmaktadır. Bununla beraber, kitapta temelde tarih disiplini merkeze alınarak tarihin en çok ilişki kurduğu ve yardımlaştığı arkeoloji, sanat tarihi ve sosyoloji gibi alanlardan gelen Denizli’ye dair incelemeler de dâhil edilmiştir. Denizli yerel tarih araştırmacıları için önemli bir kaynak niteliğindeki eser, araştırmacılara rehberlik sağladığı gibi yerel tarihyazımın metodolojik anlamda neye karşılık geldiğini somut olarak yansıtması bakımından da ayrıca değerlidir. Her şeyden önce, Denizli kent tarihiyle ilgili araştırmaların niceliği ve niteliğine eğilen kitap, yerel tarihin kendisi kadar interdisipliner araştırmanın önemini yansıtan makaleleri de içermektedir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
28

Öztürk, Mustafa. "Osmanlı Dönemi Fiyat Politikası ve Fiyatlarının Tahlili." Belleten 55, no. 212 (April 1, 1991): 87–100. http://dx.doi.org/10.37879/belleten.1991.87.

Повний текст джерела
Анотація:
Tarih ilminin konusu, zaman içinde insan olduğuna göre, insanın bütün faaliyetlerine esas olan düşünce, yaşayış tarzı, inanç sistemi, kültürel değerleri, üretim ve tüketim biçimleri, kısaca maddi ve manevi unsurları, bu unsurların kaynağı, gelişmesi ve sonuçları, tarihin de konusunu teşkil eder. Böylece tarihi, sadece bir takım siyasi ve askeri zaferler yekünü veya sülâle tarihleri olarak ele almak, tarihin hakiki manası ve mahiyeti ile bağdaşmaz. Bu haliyle tarih, ne "faydalanılan" ve ne de "ders alınması gereken bir ilim" olmaktan çıkar. O halde," "faydacı" ve "ders alınması gereken tarih", bir "bütün" olarak telâkki edilen tarihtir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
29

ÖZDEMİR, Fatih, and Serpil DURĞUN. "İBN HALDUN’UN TARİHÇİLİK YÖNTEMİ." Adıyaman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, no. 43 (April 18, 2023): 408–43. http://dx.doi.org/10.14520/adyusbd.1179983.

Повний текст джерела
Анотація:
Bu çalışmanın amacı, tarih felsefesine ve tarihin bir bilim olarak konumlanmasına yönelik çabalara katkı sunan İbn Haldun’un tarihçilik yönteminin irdelenmesidir. İbn Haldun için tarih, belli bir döneme veya belli bir topluma ait olan olayların gerçekçi bir şekilde aktarılmasıdır. Bununla birlikte somut, bireysel ve bilfiil yaşanmış tarihi olayların mantıklı bir şekilde yazılıp insanlara aktarılmasında salt bilgi yeterli değildir. Bilginin yanı sıra bir ilkeler ve çerçeveler ilminin de gerekli olduğunu düşünen İbn Haldun, bu ilkeler ve çerçeveler ilmi olarak umran ilmini ortaya koymuştur. Tarih, umran ilmine örnekleri/modelleri oluşturması için veri malzemesi hazırlar. Umran bilgini de tarihçiye elinde olan verileri bilimsel bir şekilde yorumlayabilmesi için ihtiyacı olan nedensel açıklama örneklerini/modellerini verir. İbn Haldun öne sürdüğü metodolojiyle, tarih ilmini ahlaki nasihatlerle sınırlı hikâyecilikten çıkarıp, bilimsel temeli olan bir açıklamaya dayandırmıştır. Ortaya koyduğu tarih anlayışıyla kendinden sonra gelen pek çok önemli düşünürü etkileyen İbn Haldun, nedenselci/tümevarımcı bilim anlayışının 14. yüzyıldaki uygulayıcısı olmuştur.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
30

Gümüşçü, Osman. "Türkiye Tarih Atlası Çalışmaları." Belleten 76, no. 275 (April 1, 2012): 261–322. http://dx.doi.org/10.37879/belleten.2012.261.

Повний текст джерела
Анотація:
Türk haritacılık ve coğrafyacılık çalışmalarının geçmişi oldukça eski dönemlere gitmesine rağmen, bugüne ulaşan en eski örnekler XV. yüzyıl başlarına aittir. Türk/Osmanlı haritacılık ve coğrafyacılık tarihi incelendiğinde, dünyada olduğu gibi atlaslardan önce, tek haritaların hazırlanmış olduğu görülecektir. İstenilen konuya göre hazırlanan bu haritalar, zamanla yan yana getirilerek bir araya toplanmıştır ki, böylece, 'atlas' tarzında eserler ortaya çıkmıştır. Bu tarzda hazırlanan ilk örnekler arasında, adına atlas denilmese de, içerisinde bulundurduğu bir dizi harita nedeniyle Türk haritacılık tarihindeki ilk atlas Piri Reis'in 'Kitab-ı Bahriyye' isimli eseridir. Bu çalışma, kendisinden sonra ve XX. yüzyıl başlarında hazırlanan ilk tarih atlasına kadar olan eserler gibi bir 'coğrafya atlası'dır. Piri Reis'ten sonra bu tarz eser hazırlayanlar arasında Matrakçı Nasuh, Ali Macar Reis, Katip Çelebi, Ebubekir Behram ve İbrahim Müteferrika en önde gelen isimlerdendir. Bilindiği üzere, 1839 yılında başlayan Tanzimat dönemi, Osmanlı tarihinde hemen her alanda bir yenileşme/modernleşme ve batılılaşma dönemidir. Bu yenileşmelerden payını alan konulardan biri de Osmanlı bilim/eğitim sistemi olup, yeni bilim/eğitim kurumları, yeni sistemler, ders kitapları, yardımcı araç-gereçler ilk defa bu dönemde ortaya çıkıp yaygınlaşmaya başlamıştır. Bu bağlamda coğrafya ve haritacılıktaki gelişmelere de bağlı olarak, tarih derslerinde görülen yeniliklerden biri Türkiye'de ilk defa 1910 yılında Mehmed Eşref tarafından hazırlanan tarih atlasıdır. Mehmed Eşref ile başlayan tarih atlası hazırlama geleneği, 1915 yılında Abdülkerim Nadir, 1931 yılında 'Türk Tarihinin Anahatları' atlası, 1951 yılında F. R. Unat ile devam etmiş ve özellikle 1980'den sonra çeviri atlasların da devreye girmesiyle biraz daha ivme kazanarak bugüne ulaşmıştır. Bu çalışmada, ilk coğrafya atlaslarından başlayarak kısa bir tarihi arka plan verildikten sonra, Türkiye'de ilk tarih atlaslarının ortaya çıkışı ve bugüne kadar olan gelişimi ele alınacaktır. Bu gelişim mümkün olduğunca dünyadaki tarih atlasları çalışmaları ile karşılaştırmalı bir şekilde yapılacak ve Türkiye'deki çalışmaların gecikmesi, dünyadan kopukluğu ve dünyaya eklemlenme gayretleri, örnekleri, sebepleri ve sonuçlarıyla birlikte incelenecektir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
31

Vurgun, Ahmet. "MİLLİ TARİH, TENKİDÎ TARİH - CELAL NURİ." Türk Tarih Eğitimi Dergisi 3, no. 2 (October 20, 2014): 217. http://dx.doi.org/10.17497/tuhed.12110.

Повний текст джерела
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
32

Özgür GÜNGÖR, Turan. "Wiliam Shakespearein Tarih Oyunlarında Tarih Bilinci." Journal of Turkish Studies 11, Volume 11 Issue 4 (January 1, 2016): 405. http://dx.doi.org/10.7827/turkishstudies.9183.

Повний текст джерела
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
33

AYNACI, Fatih. "Tarih, Tarihî Roman ve Toplumsal-Kültürel Bellek İlişkisi Temelinde Tarihî Romanların İşlevsel Özellikleri." Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, no. 48 (December 25, 2022): 21–38. http://dx.doi.org/10.21497/sefad.1218349.

Повний текст джерела
Анотація:
Bu çalışmanın amacı; tarih, toplum, edebiyat birlikteliğini temsil eden tarihî romanların yalnızca edebî nitelik taşıyan metinler olmadıklarını, aynı zamanda bazı insanî değerlerin bireye ve topluma kazandırılmasında etkin rol oynayabileceklerini ortaya koymaktır. Nitekim kurgu-gerçek birlikteliğinin en somut biçimlerinden birini simgeleyen tarihî romanların, dış gerçeklikten bağımsız olmadıkları gözlenebilmektedir. Bu bağlamda çalışma boyunca öncelikle toplumsal-kültürel bellek kavramıyla ifade edilmek istenenin ne olduğu konusuna ve bu kavramla tarih bilimi arasındaki ilişkiye kısaca açıklık getirilecektir. Ardından tarihî romanları ortaya çıkaran etkenlere ve bu etkenlerin toplumsal-kültürel bellek oluşumu üzerindeki etkilerine değinilecektir. Son olarak tarihî romanların özellikle “yeniden canlandırma” ve “eğlendirme” olmak üzere iki ana başlıkta ele alınacak işlevsel özelliklerinin, toplumsal-kültürel bellek kavramının devamlılığının sağlanmasına ve tarih-kimlik-aidiyet bilincinin inşa edilmesine belli düzeyde katkı sunabileceğinden bahsedilecektir. Öte yandan konuyla bağlantılı olarak, kurmaca metinlerin temelini oluşturan anlatı unsurlarının (kişi, zaman, uzam, olay örgüsü) tüm bu faaliyetlerin yürütülmesi sürecinde etkin rol üstlendiği gösterilecektir. Tarihî romanların işlevsel özellikleri arasında özellikle “yeniden canlandırma” işlevinin bahsi geçen amaçlara doğrudan katkıda bulunduğu belirtilecek; diğerinin ise, ancak bu işlev kapsamında anlamlı bir bütün oluşturduğu anlatılacaktır. Bunun yanında tarihsel gerçeklerin kurmacayla yoğrulduğu bu tür romanlarda, tarihsel verilerin roman yazarları tarafından daha dikkatli ve sorumluluk duygusu çerçevesinde ele alınması gerektiği konusu üzerinde durulacaktır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
34

Aydemir Şenay, Burcu. "Kitap ve Kütüphane: Kitaplar ile Geçen Bir Ömür Mustafa Vedat SÖNMEZ’e Armağan." Bilgi Dünyası 24, no. 1 (June 14, 2023): 99–107. http://dx.doi.org/10.15612/bd.2023.703.

Повний текст джерела
Анотація:
“Tarihi Kütüphaneler”, “Cumhuriyet Dönemi Kütüphaneleri”, “Dünya Kütüphaneleri” ve “Tarih Boyunca Türklerde Kitap” olmak üzere dört farklı bölüm altında 27 yazı ile Mustafa Vedat SÖNMEZ röportajını da içeren bir yazının da bulunduğu, farklı dönemler üzerinden kütüphanelerin değerlendirildiği aynı zamanda tarih boyunca Türklerde kitap ve kitap kültürünün de ele alındığı “Kitap ve Kütüphane: Kitaplar ile Geçen Bir Ömür Mustafa Vedat SÖNMEZ’e Armağan” başlıklı eser tanıtım yazısı olarak değerlendirilerek hazırlanmıştır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
35

Bajramović, Muris. "Versified tarihs on sacral objects of Bosnians." Zbornik radova Islamskog pedagoškog fakulteta u Zenici (Online), no. 3 (December 15, 2005): 263–73. http://dx.doi.org/10.51728/issn.2637-1480.2005.263.

Повний текст джерела
Анотація:
This paper presents interpretative systematization of inscriptions, known as tarih, on sacral objects of Bosnians. This is my humble contribution to the study of traditional literary values and their analysis related to the religious convictions they originate from. Beside thematic classification, we talk about messages and morals of tarihs, their importance and meaning, their inter-textual function, types and styles. Key-words: tarih, tombstone, intertextuality, meaning
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
36

Alımbayev, Ceenbek. "Rus Tarih Yazıcılığında Kırgızlar (18. Yüzyılın İkinci Yarısı - 20. Yüzyılın Başı)." Belleten 76, no. 277 (December 1, 2012): 775–92. http://dx.doi.org/10.37879/belleten.2012.775.

Повний текст джерела
Анотація:
Bu makalede 18. yüzyılın ikinci yarısında ve 20. yüzyılın başlarında Rus tarih yazıcılığında geçen Kırgızların tarihi ile ilgili eserler analiz edilmektedir. Kırgızlar ile ilgili problemleri ele alan müellifleri, çalışmalarına göre şarkiyatçı-araştırmacı, askeri araştırmacı, Rus seyyahları ve idari bürokratlar şeklinde dört gruba ayırmak mümkündür. Rus tarih yazıcılığında Kırgızların tarihi birçok alanda ele alınmış ve açıklanmaya çalışılmıştır. Kırgızlar ile ilgili problemleri aksettiren gazete ve dergilere, özellikle "Turkestanskiye Vedomosti" gazetesinin ve "Turkestanskiy Sbornik" adlı derginin külliyatındaki bilgiler değerlendirilmeye çalışılmıştır. Kırgızlar ile ilgili bilgi veren eserlerin verdikleri bilgiler ve buralardaki hatalı değerlendirmeler üzerine durulmuştur. Ayrıca günümüz Kırgız tarihinin aktüel konularına da değinilmiştir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
37

CEM, Serdar. "GELENEKÇİ “HARP TARİHİ” ANLAYIŞINDAN “DİSİPLİNLERARASI YENİ ASKERÎ TARİH” ANLAYIŞINA DÖNÜŞÜM VE ASKERÎ TARİHE DAİR GÜNCEL YAKLAŞIMLAR." Gaziantep University Journal of Social Sciences 20, no. 4 (October 29, 2021): 2055–74. http://dx.doi.org/10.21547/jss.876827.

Повний текст джерела
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
38

GÜMÜŞÇÜ, Osman. "Tarih İncelemelerinde Arazi Araştırması ve Harita Kullanımı." Erdem, no. 51 (August 1, 2008): 111–36. http://dx.doi.org/10.32704/erdem.2008.51.111.

Повний текст джерела
Анотація:
Dünyada tarih araştırmalarındaki gelişmelere bağlı olarak, son yıllarda gecikmeli de olsa bazı yeni yöntem ve fikirler ülkemize de girmeye başlamıştır. Biraz da sadece vesikalara bağlı kalınarak yapılan tarih incelemelerinin açmazlarının çözüm arayışları neticesinde ülkemize giren bu yöntemlerden biri 'arazi/mekan' araştırmalarıdır. Bu bağlamda son yıllarda mekanda araştırılan konulardan biri durumundaki sözlü tarih konusunda epey bir gelişme yaşanırken, ne yazık ki mekanda bulunabilecek diğer konular biraz ihmal edilmiştir. Araziden/mekandan toplanacak topografik, toponimik, arkeolojik ve diğer bazı konulardaki verilerin tarihçilere yeni ufuklar açacağı kesindir. Bu şekilde yeni açılımlar sağlayabilecek arazi araştırması, hem çalışmadaki vesika kaynaklı açmazları aşmak ve hem de çalışmayı zenginleştirmek adına oldukça önemlidir. Sadece coğrafyacıların değil, sanat tarihi, sosyoloji, jeoloji, botanik ve daha birçok bilim dalı için vazgeçilmez karakterdeki arazi araştırması tarihçiler için de bir o kadar önemlidir. İşte bu çalışmada, tarihi incelemelerde arazi araştırmasının önemi vurgulanarak, arazide bulunabilecek veriler kısaca değerlendirilmektedir. Tabii, arazi araştırmasının doğal bir sonucu ve vasıtası olarak harita konusuna da girilmekte, tarihi araştırmalarda mutlak surette haritanın kullanılması tavsiye edilmektedir. Harita kullanımı ifadesi iki boyutlu olup, bir taraftan araziye çıkarken mutlaka o sahanın ayrıntılı haritaları ile gidilmesi; diğer taraftan da araştırma tamamlandıktan sonra konuya uygun yeni bir harita üretilmesini kapsamaktadır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
39

SERDAR, İsmail. "A. S. PUŞKİN’İN TARİHSEL ÇALIŞMALARINA BİR BAKIŞ." Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi 10, no. 32 (September 25, 2022): 119–28. http://dx.doi.org/10.33692/avrasyad.1174902.

Повний текст джерела
Анотація:
19. yüzyıl, tarihin müstakil bir disiplin olarak ve bilimsel temellere dayanarak geliştiği bir çağdır. Rusya’da da bu dönem yeni politik fikirlerin ortaya çıktığı, 1812 Vatan Savaşı zaferinin ardından milliyetçi fikirlerin, toplumsal düşüncelerin arttığı ve Dekabrist hareketin (1825) yayıldığı bir dönemdir. Özellikle yüzyılın ilk yarısına tarih felsefesi aktif olarak egemen olmuştur. Dekabristler, toplumda ilerleyici fikirleriyle, serfliğin kaldırılması, özgürlükçü bir sistemin getirilmesi için mücadele etmiş ve çeşitli propagandalar yapmıştır. Bu yoğun felsefîtarihsel düşünüşün doğrudan yansıdığı bir alan da geniş kitlelere yönelik olan edebiyat olmuştur. Bu çalışmada, özellikle Vatan Savaşı ve Dekabristlerin başarısızlığı ile Rus toplumunun önüne çıkan tarih sorunsalı, Rus edebiyatında tarihselliğin önde gelen ve başat temsilcilerinden olan Aleksandr Sergeyeviç Puşkin özelinde ele alınmıştır. Ayrıca, Puşkin’i tarihe yönlendiren etkenler irdelenmiş ve yazarın sanatında, tarih ile edebiyatın senkretik ilişkisi, eserleri üzerinden değerlendirilmiştir. 19. yüzyıl edebiyatının evrensel gelişimini, tarihten ayrı düşünmek nasıl imkansızsa, Puşkin sanatını da tarih olmadan ele almak mümkün değildir. Özellikle alanın başat yazarı Walter Scott’un da etkisiyle tarihsel temaya yönelen Puşkin, Yemelyan Pugaçev önderliğindeki Rus köylü isyanına özel bir ilgi göstermiştir. İsyan konusunu hem bir tarihçi hem de bir sanatçı titizliğiyle incelemiş olması, yazarın tarihe gösterdiği ilginin güçlü bir göstergesi olmuştur. Puşkin, gerek kurmaca eserlerinde, gerekse doğrudan tarihsel çalışmalarıyla ‘tarih’ten etkin olarak faydalanmış ve birçok yazara da bu alanda ilham vermiştir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
40

KARASU, Demet. "R. 1306 (M. 1890) Aydın Vilayet Salnamesine Göre Saruhan (Manisa) Sancağı ve İdarî Kadrosu." Asia Minor Studies 11, no. 1 (January 19, 2023): 45–69. http://dx.doi.org/10.17067/asm.1212781.

Повний текст джерела
Анотація:
Ege bölgesinin önemli şehirlerinden biri olan Manisa, verimli topraklarıyla tarih boyunca pek çok medeniyetin ilgisini çekmiştir. Osmanlı döneminde Manisa Sancağı, geleceğin Padişahlarına yönetimin öğretildiği yer olması hasebiyle bugün bile “Şehzadeler Şehri” olarak anılmaya devam etmiştir. Şehzadelerin valilikleri döneminde Manisa, ilim ve irfan yuvası olmanın yanında, imar faaliyetleri yönünden de en üst düzeyde nasibini almış ve günümüz Manisa’sının tarihi kültür mirası, bu yükselme devrinin bir ürünü olmuştur. Şehir, eskiçağlardan beri İç Anadolu’dan Ege kıyılarına ulaşan tarihî yolların kesişme noktasında olmasından dolayı ekonomik yönden de gelişme göstermiştir. Tarihi araştırmalarda başvurulacak önemli kaynaklardan bir tanesi Salnameler olup, bunlar resmî ve özel olmak üzere iki guruba ayrılmaktadırlar. Salname-i Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye adıyla düzenli olarak tutulan resmî salnameler; Devlet Salnameleri, Nezaret Salnameleri ve Vilayet Salnameleri olarak üç bölümde incelenmektedirler. Konumuz dahilinde olan Vilayet salnamelerinde, Osmanlı Devleti’ne bağlı vilayetlerin yıllık olarak idari taksimatı ve teşkilatı, görevli memurları, maarif kurumları, tarihçesi, coğrafi yapısı, eski eserleri, nüfusu, zirai ve ticari üretimi, gibi pek çok konuya yer verilmiştir. Bu yönüyle vilayet salnameleri, XIX. yüzyılın ortasından itibaren merkez ve taşra teşkilatı hakkında önemli bilgiler veren çok değerli ana kaynaklardır. Resmi olarak tutulan ve çalışmamıza konu olan R. 1306 (1890) yılına ait Aydın Vilayet Salnamesi ışığında Saruhan Sancağı, idari, sosyal, ekonomik, coğrafi ve demografik açılardan ele alınmaya çalışılacaktır. Böylece XIX. yüzyılın sonlarında bölgenin genel vaziyeti ortaya çıkarılarak geniş bir perspektiften yerel tarih incelemesi yapılmış olacaktır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
41

Bilik, Musa. "Nedim Gürsel in BoğazkesenRomanına Yeni Tarihselci Bir Bakış." Kün Edebiyat ve Kültür Arastirmalari Dergis, December 23, 2022. http://dx.doi.org/10.54281/kundergisi.23.

Повний текст джерела
Анотація:
Geçmişin kaleme alınarak yeniden inşa edilmesinde gerçeğin ne olduğu edebî metinlerde sorgulanırken tarih, metinsel boyutta farklı pek çok anlama açılımı olan bir varlık şeklinde postmodernist romanlarda yer almıştır. Postmo-dernist romanlarda geçmiş, tarihsel niteliği olan ve kaynakça özelliği taşıyan belgeler üzerinden veriliyor izlenimi yaratsa da aslında tarih, kayıp noktalar-dan kaynaklı boşlukları kurgusal metinlerle doldurarak tarihsel olanı yeniden vermektedir. Tarihsel olanın postmodern kurgudaki yerine odaklanan yeni ta-rihselcilik kuramı, kimi boyutlarıyla metinlerdeki tarih anlayışını ve algısını de-ğiştirerek tarihe yeni bir perspektif kazandırmıştır. Yeni tarihselcilik; nedensel-lik, hakikat, gerçekçilik, kültür, örüntü gibi kavramların eleştiriye tabi tutulma-sıyla postmodern çağa uygun bir tarih anlayışıdır. Bu anlamda yeni tarihselci-lik, geçmişte yaşanmış ilişki ve güç dengelerini, sonradan kurgulanan metinler için geçerliği olan bağlamda eleştirel bir yaklaşımdır.Bu çalışmada Nedim Gürsel’in Boğazkesenromanında postmodernist ro-man unsurları belirlenmiş, yeni tarihselcilik kuramınıntemel göstergelerinden hareketle yazarın tarih algısı ve tarihi ele alışı üzerine yeni tarihselcilik kuramı ışığında bir değerlendirme yapılmıştır. Çalışmada “hakikat, nesnellik, otantik-lik, doğruluk, estetik, düzgüsellik, gerçeklik, kesinlik” gibi terimlerin nasıl de-ğerlendirildiği, bu romanın tarihe tanıklık eden bir metin şeklinde ele alınıp alınmayacağı, metinde kullanılan dilin tarihî gerçekçiliği yansıtıp yansıtmadığı, söz konusu romanın tarihi yeniden inşada ve estetik bağlamda resmî tarihî me-tinlerden hangi niteliklerle ayrıldığı, dönemin ideolojisinin iktidar kişilik ile ya-pılarının, davranış ve tutumlarının metinde görünür kılınıp kılınmadığı gibi so-rularlatartışılmakla birlikte Osmanlının önemli şahsiyetleri ile dönemin sosyo-kültürel değerlerini kendine referans alarak arkaik bir anlatı düzlemi yaratan Nedim Gürsel’in belgelere dayanan nesnel tarih ile nasıl bağlantı kurduğu ve kurmacaya dayalı yeniden üretilen tarihin metinde ne şekilde yer aldığı belirlenmiştir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
42

SONA, İbrahim, and Dindar NEGİŞ. "İstanbul’un İşgali’nden Lozan Barış Konferansı’na: Bıçakçızade Hakkı’nın Tarih-i Zafer’i." Osmanlı Medeniyeti Araştırmaları Dergisi, December 2, 2023. http://dx.doi.org/10.21021/osmed.1370366.

Повний текст джерела
Анотація:
Edebiyat ve tarih, sosyal bilimler içerisinde birbirine en yakın disiplinler arasındadır. İki ilim dalının olaylara bakış açıları ve yaklaşımları farklı olsa da doğru ve güvenilir bilgiye ulaşma konusunda birbirlerinden istifadeleri kaçınılmazdır. Edebî metinleri inceleyen bir araştırmacının, eserin ortaya konulduğu zamanın tarihi olaylarını bilme zorunluluğu olduğu gibi tarih araştırmacısının da incelediği bir olayı, devrinin yazılı kaynaklarında ararken edebî metinlere bakma gerekliliği bulunmaktadır. Araştırmalar, Osmanlı tarihi ve edebiyatına dair olduğunda bu zorunluluk daha belirgin hâle gelmektedir. Manzum ve mensur sayısız eserin yazıldığı Osmanlı dönemi metinleri içerisindeki fetihname, gazavatname, zafername ve cenknameler tarihî olayların edebiyatçı gözünden ele alındığı eserlerdir. Bu türden eserler içerisinde değerlendirmenin mümkün olduğu Bıçakçızade Hakkı’nın Tarih-i Zafer manzumesi mefâ’îlün mefâ’îlün mefâ’îlün mefâ’îlün kalıbıyla yazılmış ve seksen üç bentten oluşan bir mütekerrir murabbadır. “Bin üç yüz kırk biri yâd et, bir üç yüz kırk biri yâd et” mısraının her bentte tekrarlandığı bu şiir, 1922 yılını hatırlamayı öğütlemekte ve İstanbul’un işgalinden Lozan’a kadar geçen süreçteki tarihî olayları kronolojik olarak vermektedir. Çalışmada, zafername sayılabilecek Tarih-i Zafer’in tarihî ve edebî yönden incelenerek bilim âleminin istifadesine sunulması amaçlanmıştır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
43

CANATAK, Abdulmecit. "Dıscussıons On The Lıterature-Hıstory Relatıonshıp And The Hıstorıcıty Of Lıterature Work." Kuram ve Uygulamada Sosyal Bilimler Dergisi, June 27, 2022. http://dx.doi.org/10.48066/kusob.963883.

Повний текст джерела
Анотація:
Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji gibi fen bilimleri nasıl birbirlerinden ayrık sahalar değilse; edebiyat, tarih, sosyoloji, psikoloji, tarih, teoloji başta olmak üzere sosyal bilimler de tamamen bağımsız değildir. Hatta post modern kültür ve sanatın hayatımızın her safhasına olduğu gibi bilim ve sanata da yön vermiş olması bu ortaklığın sınırlarını daha da genişletmiş, neredeyse bütün bilimsel disiplinlerin özerkliği ortadan kalkmıştır. 1980’leden sonraki hızlı teknolojik gelişmelerle birlikte özellikle dijital teknolojinin sanata hakim olmasıyla bu karşılıklı etkileşim daha da hız kazanmıştır. Tarih, edebiyatın bu disiplinler içiresinde en çok etkileşim içerisinde olduğu disiplinlerden biridir. Tarih bilimi tarihsel belgenin olmadığı durumlarda kurgusal metinlerden yararlanır. Bu bağlamda edebiyat tarihe kaynaklık eder. Edebiyat da kurguya dayalı metnin arka planını, devrini, sanatkârını anlamak adına tarihten yararlanır. Tarihî roman, tarihî tiyatro ve tarihî şiir bu etkileşimden doğmuştur.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
44

EFE, Aydın, and Ahmet GÖZLÜ. "The Concept of Historia and the Legend-Based Understanding of History in Antiquity." Korkut Ata Türkiyat Araştırmaları Dergisi, August 10, 2023. http://dx.doi.org/10.51531/korkutataturkiyat.1318505.

Повний текст джерела
Анотація:
Historia yani tarih teriminin ve gerçek manada tarih yazımının kökenleri Antik Yunan’a uzanmaktadır. Antik Yunan’da çoğunlukla Herodotos ile başlatılan ve yazılı belgelere dayanan tarih anlayışından önce efsane geleneğine bağlı bir tarih anlatımı görülmekteydi. Efsaneye bağlı tarih geleneği yazının olmadığı ve sözlü anlatıların yaygın olduğu erken dönemlerde ortaya çıkmıştır. Tarihsel bir referans olarak da değerlendirilebilen efsanevi geleneğin en önemli temsilcisi mitlerdir. Mit ya da mitoslar, insanın evrene ve ilahi olana düzen atfetme çabalarının ilk örnekleridir. Çoğunlukla bir anlam arayışının ürünü olan mitler evrenin oluşumu, tanrıların kökeni ve tabiat olaylarının anlamlandırılması çabasından doğmuştur. İnsanlığın en eski anlatıları olan mitler yalnızca kurgu veya fantastik bir öykü olarak görülmemelidir. Çünkü tarih yazımı mitten doğmuştur ve mitler tarihi bir değeri olan en eski kaynaklardır. Antik Yunan’da efsaneye dayalı tarih anlayışının en önemli temsilcileri Homeros, Hesiodos ve Pindaros’tur. Homeros ve Hesiodos tarihsel ve kültürel gerçekleri mitik bir perspektifle ele alan en önemli düşünürlerdir. Pindaros ise bilimsel tarihe geçiş sürecinin bir ön hazırlayıcısı olarak kabul edilmektedir. Bu geçiş sürecini tamamlayan ve efsane kökenli tarih geleneğini tamamıyla değiştirenler ise Heredotos ve Thukydides’tir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
45

ÖZCAN, Ahmet. "A Military Historian from Fronts to Museology: Feridun Dirimtekin (1894-1976)." Türk Savaş Çalışmaları Dergisi, April 30, 2023. http://dx.doi.org/10.52792/tws.1283161.

Повний текст джерела
Анотація:
1912’de Harbiye Mektebi’nden mezun olduktan sonra Balkan Savaşı, Birinci Dünya Savaşı ve İstiklal Savaşı’nda birçok muharebeye katılan bir subay olan Feridun Dirimtekin, Kıdemli Yüzbaşılıktan ayrıldıktan sonra çeşitli kurumlarda yönetici olarak görev yapmıştır. Dirimtekin, bu görevleri sırasında çalıştığı kurumlarla ilişkilendirilebilecek makale ve kitap türünden birçok esere imza atmıştır. Askeri Tarih, Arkeoloji, Sanat Tarihi ve Mimarlık Tarihi konularını ele aldığı eserlerinin bir kısmı askeri tarihe dairdir. Muvazzaf subay olduğu yıllarda kaleme aldığı ilk eserler dönemin Harp Tarihi tetkikleri metodolojisi ve anlayışına uygun olarak yazılan farklı cephelerdeki muharebeler üzerinedir. Harp Akademisi’nde Harp Tarihi dersleri de vermiştir. Yazar, ordudan ayrıldıktan sonra da askeri tarih konularıyla ilgilenmiş ve yönde yayınlar yapmıştır. Bu konuda onlarca eseri olmasına rağmen birçok askeri tarihçi gibi çok az tarihçinin hatırladığı isimler listesine yazılmıştır. Dirimtekin’in askeri tarihçiliğine odaklanan bu makaleyle yazarın hayatı ve eserleri ortaya konularak onun genel olarak tarih disiplinini özel olarak da askeri tarih disiplinindeki yerini ortaya koymak amaçlanmıştır. Bu yapılırken dolaylı olarak yazarın diğer disiplinlerdeki araştırmaları da gündeme gelecektir. Yazarın kısa biyografisini de içeren makale aynı zamanda onun çalıştığı kurumların ve bu kurumlar vasıtasıyla yürüttüğü faaliyet alanlarının da tarihçesine katkı sağlayacaktır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
46

Işık, Yasemin. "HAYAT MECMUASI NDAN (1926-1930) TARİH DİSİPLİNİ VE ÖĞRETİMİNE İLİŞKİN ÇIKARIMLAR." History Studies International Journal of History, February 25, 2022. http://dx.doi.org/10.9737/hist.2022.1074.

Повний текст джерела
Анотація:
Toplumların ve insanların zaman ve mekân itibariyle geçirdikleri gelişmeleri sebep-sonuç ilişkisi içerisinde inceleyen tarih disiplini, gerçekleri ortaya koyması yönüyle önem arz etmektedir. Toplumsal gücün sağlanmasının yolu da “toplumsal hafızayı” teşkil eden tarihî mirasa sahip çıkmaktan geçmektedir ki gelecekte atılacak adımlar doğru olsun. Nitekim arz ettiği bu önemden dolayı “tarihin öğretimi” her dönem her toplum için üzerinde durulması gereken bir mesele olmuş; toplumsal değişim süreçlerine bağlı olarak da şekil almıştır. Özellikle modern (millî) devletlerin kurulma ve gelişme süreçlerinde “eğitim” kurumu araç olarak; “modern toplum inşası/kimlik inşası” hedefinde “tarih öğretimi” odak noktası olarak görülmüştür. Tarih öğretiminin en temel amacı da “siyasal toplumsallaşma” olarak belirlenmiştir. Yeni Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, tarih ile yakından ilgilenmiş ve yanlış, eksik bulduğu tarih anlayışını değiştirerek Türk tarihi çalışmalarında önemli adımlar atmıştır. Devlet’in sesi olarak yayımlanan Hayat Mecmuası, bu atılan adımların, dönemin tarih anlayışının kavranması noktasında dikkat çekici bir yayındır. Bu bağlamda Mecmua’da öne çıkan isimler şöyledir: Mehmet Emin (Erişirgil), Avni (Başman), Köprülüzade Mehmet Fuat, Zeki Mesut (Alsan), Mustafa Şekip (Tunç), Ziyaeddin Fahri (Fındıkoğlu). Bu çalışma, yöntem olarak nitel araştırmalardan kaynak taramasına dayanmaktadır. Tarihsel metinlerin değerlendirilmesinde “içerik analizi” kullanılmıştır. Çalışmanın amacı, bahsi geçen yazarların “tarih disiplininin önemi, tarihsel metot eleştirisi, yeni ideoloji ve değerlerin aktarımı, siyasi eğitim, yükseköğretimde tarih” gibi tartışma başlıklarına dair değerlendirmelerini, Erken Cumhuriyet Döneminin tarih anlayışı kapsamında ortaya koymaktır. Anahtar Kelimeler: Erken Cumhuriyet Dönemi Tarih Anlayışı, Hayat Mecmuası, Tarih Öğretimi, Tarih Disiplini Üzerine Tartışmalar, Yükseköğretimde Tarih.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
47

YAŞAR, Hakan. ""EVERY CITY WILL HAVE A MUSEUM”: MUSEOLOGY ACTIVITIES OF PEOPLE'S HOUSES IN THE EARLY REPUBLICAN PERIOD." History Studies, October 3, 2023. http://dx.doi.org/10.9737/historystudies.1352125.

Повний текст джерела
Анотація:
Çok köklü bir tarihî miras devralan Türkiye Cumhuriyeti’nin bu tarimirası koruyup gelecek kuşaklara aktarabilmesi için müzeler hayati öneme sahipti. Bu doğrultuda devletin kuruluşundan itibaren müzecilik alanında önemli adımlar atıldı. Cumhuriyet Dönemi’nde Türk müzeciliğinin gelişiminde 1932-1951 yılları arasında faaliyet gösteren halkevleri önemli bir dönüm noktası oldu. Halkevlerinin dokuz çalışma şubesinden biri olan müze ve tarih şubelerine, müzesi olmayan şehirlerde müze kurma, mevcut müzelerin koleksiyonlarına katkı sağlama, bulundukları bölgedeki tarihî eserleri tespit ederek envanterini çıkarıp koruma altına alma gibi görevler verildi. Halkta tarih ve tarihî eser bilinciyle müze kültürü oluşturmak da halkevlerinin bu alandaki sorunlulukları arasındaydı. Bu doğrultuda bazı halkevleri tarafından genel müzeler kurulurken bazıları tarafından da tematik müzeler açıldı ve bu tematik müzeler arasında inkılâp müzeleri de yer aldı. Ayrıca halkevleri, araştırma gezisi, bağış ya da satın alma yoluyla temin ettiği binlerce eseri yok olmaktan kurtararak müzelerin envanterine kazandırdı. Türk müzecilik tarihi ve halkevlerinin kurum tarihi literatürüne katkı sağlaması amaçlanan bu çalışmada, dönem kaynaklarından istifade edilerek halkevlerinin Erken Cumhuriyet Dönemi Türk müzeciliğine katkıları incelenmektedir.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
48

ŞAHİN, Gülşah. "ANNELES OKULU VE TÜRKİYE'DE TARİHYAZIMI." Genel Türk Tarihi Araştırmaları Dergisi, October 4, 2023. http://dx.doi.org/10.53718/gttad.1352781.

Повний текст джерела
Анотація:
Erdem Sönmez, “entelektüel dünya tarihi”, “beşerî bilimler tarihi”, “tarih yazımı ve tarih metodolojisi”nin yanı sıra “geç Osmanlı ve modern Türkiye’nin entelektüel tarihi ve siyasal hayatı””, tarih yazımı ve tarihçileri” üzerine çalışmaktadır. Yazar, yüksek lisansını İstanbul Üniversitesi’nde siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler alanında, doktorasını ise Bilkent Üniversitesi’nde tarih alanında tamamlamış, sonrasında ise İtalya’da Siena Üniversitesi ve İngiltere’de School of Oriental and African Studies gibi kurumlarda misafir araştırmacı olarak bulunmuştur. Sönmez halen Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Tarih Bölümü’nde öğretim üyesi ve Harvard Üniversitesi Orta Doğu Çalışmaları Merkezi'nde doktora sonrası araştırmacı olarak görev yapmaktadır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
49

Yenilmez, Hasan. "II. Meşrutiyet Dönemi Türkçe İslam Tarihi Metinlerine Dair Açıklamalı Bir Bibliyografya Denemesi." BEÜ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ, February 26, 2024. http://dx.doi.org/10.33460/beuifd.1380358.

Повний текст джерела
Анотація:
II. Meşrutiyet dönemi, matbuat hayatında ortaya çıkan serbestiyetle birlikte fikri hareketlerin ve bunların neticesinde ortaya çıkan metinlerin bir hayli yoğun olarak karşılaşıldığı bir dönemdir. Tarih ilmi -özellikle de İslam tarihi sahası- bilhassa dönemin düşüncesinin meşruiyeti açısından sıkça başvurulan, kullanılan bir alan olmuştur. “Hürriyet”, “Adalet”, “Müsâvat” ve “Uhuvvet” gibi dönemin yaygın sloganları Hz. Peygamber’in hayatında, İslam tarihindeki hadiselerde öne çıkarılmaya çalışılmış ve tarih önemli bir araç olarak görülmeye başlanmıştır. Aynı zamanda farklı tarih telakkilerinin öne çıkması sebebiyle özellikle dönemin aydınları tarafından yeni bir İslam tarihi yazımı ihtiyacı görülmüş ve bu çerçevede girişimlerde bulunulmuştur. Dolayısıyla bu dönemde farklı düşüncelere mensup kalemlerden birçok İslam tarihi metni ortaya koyulmuştur. Bu araştırmada II. Meşrutiyet’in ilanından (1908) saltanatın kaldırıldığı tarihe kadar (1922) 51 farklı Türkçe İslam tarihi metni tespit edilmiştir. Söz konusu bu 51 metnin, 36 farklı müellif tarafından kaleme alındığı görülmüştür. Metinlerin hitap ettiği okuyucu kitlesine göre farklı yazım tarzları benimsendiği de bu incelemelerimizde anlaşılmaktadır. Eserlerde takip edilen usûl, söz konusu dönemde var olan tarih telakkilerine dair de bir ipucu sunmaktadır. Kronolojik olarak hazırlanan bibliyografyada metinlerin dili ve ele aldığı konular belirtilmiş, metinler içerisinde başvurulan kaynaklar ismen zikredilmiştir. Ayrıca metinlerin önsözünde müellifin, eserini kaleme alma sebebine dair ifadeleri yer alıyorsa bunlar birebir aktarılmaya çalışılmıştır. Bibliyografyada yer verilen metinler hakkında müstakil çalışmalar bulunuyorsa -tespit edilebildiği kadarıyla- bu çalışmalara da atıflarda bulunulmuştur. Kısacası bu çalışmada II. Meşrutiyet döneminde kaleme alınan İslam tarihi metinleri hakkında açıklamalı bir bibliyografya hazırlanmış ve metinlerin dikkat çeken hususları ön plana çıkarılmış ve böylelikle o döneme dair çalışma yapacak olan araştırmacılara küçük bir katkı sunmaya çalışılmıştır.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
50

GÖKGÖZ, Saime Selenga. "TÜRK TARİH TEZİ’NİN POLİTİK KÜLTÜREL GÖSTERGESİ HİTİT=ETİ ADI." Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi, March 14, 2023. http://dx.doi.org/10.46955/ankuayd.1253960.

Повний текст джерела
Анотація:
Çalışmada HİTİT=ETİ adı, İç Ad-Dış Ad ilişkisi çerçevesinde Anadolu ve Ön Asya coğrafyasının Eski Çağ, Tarih Öncesi Tarihi ve onun Türk tarihçiliğinin, arkeoloji ve başka, bu dönemiyle meşgul bilimli temsillerinin çalışmalarıyla, başlı başına Türk Devrimi’nin, ulus-devletleşme sürecinin siyasî ve idelojik tezleri olarak Türk Tarih Tezi ve Güneş-Dil Tezi üzerinden değerlendirildi. Makalenin Giriş kısmı, tarihî coğrafya, topografya olgusuna teorik olarak iç ad-dış ad, coğrafî adı, yer adbilim ve adbilim (onomastik) alanından yaklaştı. İkinci bölümde Türk Tarih Tezi’nin merkezine yerleştirildiği bariz olan Eski Anadolu Uygarlıkları, bu sırada Hitit = Eti çerçevesinde ETİ adının formel ve informel bilimsel olarak kültürlenilen mecranın kaynak dilleri olarak Batı dillerinden “aktarma” ve “kopyalama-yapıştırma” yoluyla politik, ideolojik ve dolayısıyla Türk Devrimi uygulamaları açısından devrimci ikonografik bir ad verme mesaiinin gerçekleştiği, bu noktada sosyo-kültürel ve politik, ideolojik, entellektüel, bilimsel gerekçeleri üzerinde duruldu. Üçüncü bölümde ise, Türk Devrimi ve Türk Tarih Tezi temelinde ETİ, HİTİT’in Türk popüler kültürel belleğine tahvil edilmesi süreci örneklerle ele alınıp değerlendirildi.
Стилі APA, Harvard, Vancouver, ISO та ін.
Ми пропонуємо знижки на всі преміум-плани для авторів, чиї праці увійшли до тематичних добірок літератури. Зв'яжіться з нами, щоб отримати унікальний промокод!

До бібліографії