Zaloguj się

Gotowe bibliografie tematyczne / Patoloji / Artykuły w czasopismach

Kliknij ten link, aby zobaczyć inne rodzaje publikacji na ten temat: Patoloji.

Artykuły w czasopismach na temat „Patoloji”

Autor: Grafiati

Data publikacji: 29 lipca 2024

Data aktualizacji: 31 lipca 2024

Utwórz poprawne odniesienie w stylach APA, MLA, Chicago, Harvard i wielu innych

Wybierz rodzaj źródła:

Sprawdź 50 najlepszych artykułów w czasopismach naukowych na temat „Patoloji”.

Przycisk „Dodaj do bibliografii” jest dostępny obok każdej pracy w bibliografii. Użyj go – a my automatycznie utworzymy odniesienie bibliograficzne do wybranej pracy w stylu cytowania, którego potrzebujesz: APA, MLA, Harvard, Chicago, Vancouver itp.

Możesz również pobrać pełny tekst publikacji naukowej w formacie „.pdf” i przeczytać adnotację do pracy online, jeśli odpowiednie parametry są dostępne w metadanych.

Przeglądaj artykuły w czasopismach z różnych dziedzin i twórz odpowiednie bibliografie.

1

GÖRGÜLÜ, Gökşen, i Muzaffer SANCI. "PROFLAKTİK SALPİNGO-OOFOREKTOMİ YAPILAN AİLEVİ MEME VE OVER KANSER SENDROMLU HASTALARDA KLİNİK BULGULAR FARKLI MIDIR ?" Kocatepe Tıp Dergisi 24, nr 1 (3.01.2023): 57–61. http://dx.doi.org/10.18229/kocatepetip.991496.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

AMAÇ: Bu çalışmanın amacı; BRCA1/2 (breast cancer1/2) gen mutasyonu nedeniyle proflaktik cerrahi (bilateral salpingo-ooforektomi; BSO) yapılan kadınlarda demografik ve tıbbi özelliklerin BRCA1 ve BRCA2 gen mutasyonu taşıyıcıları arasında karşılaştırılmasıdır.GEREÇ VE YÖNTEM: Kliniğimizde son 5 yıl içerisinde BRCA1/2 gen mutasyonu saptanmış ve proflaktik cerrahi (BSO) yapılmış olan 24 kadın çalışmaya alındı. BRCA1 ve BRCA2 gen mutasyonu saptanan hastalar yaş, gebelik ve doğum sayısı, vücut kitle indeksi (VKİ), Ca125 değeri, infertilite ve meme kanseri öyküsü, cerrahi şekli ve postop patoloji sonuçları açısından karşılaştırıldı.BULGULAR: Çalışmaya alınan hastaların yaş ortalaması 45,5±5,8, VKİ 27,6±5,4kg/m2, Ca125 değeri 17,9±14,1İÜ/ml saptanmış olup hastaların %79,2’sinde meme kanseri öyküsü mevcuttu. Hastaların %62,5’inde BRCA1 ve %37,5’inde BRCA2 gen mutasyonu mevcuttu. BRCA1 ve BRCA2 grupları arasında yapılan karşılaştırmada yaş, gebelik ve doğum sayısı, VKİ, Ca125 değeri, infertilite ve meme kanseri öyküsü, cerrahi şekli ve postoperatif patoloji sonuçları açısından her iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p>0,05). Postoperatif patolojik değerlendirme neticesinde bir hastada over kanseri (BRCA1 grubunda) saptandı.SONUÇ: BRCA1 ve BRCA2 gen mutasyonu olan hastalarda demografik ve tıbbi özellikler açısından fark bulunmayıp, nihai patoloji sonucunda malignite çıkabileceği akılda tutulmalıdır.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

2

Yunis qızı Səfərova, Ulduz, i Şəfiqə Cahangir qızı Cəfərova. "Reactive oxygen species. Their physiological and pathological role". NATURE AND SCIENCE 15, nr 10 (23.12.2021): 5–6. http://dx.doi.org/10.36719/2707-1146/15/5-8.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Məqalədə müasir elmi tədqiqatlara və araşdırmalara əsaslanaraq, oksigenin reaktiv formalarının hüceyrədə fizioloji və patoloji rolu, növləri, bioloji xüsusiyyətləri, antioksidant sistemin fəaliyyəti kimi məqamlar öz əksini tapmışdır. Oksigenin reaktiv formaları aerob tənəffüs zamanı, elektron nəqliyyat zəncirinin ara məhsulları olaraq sintez olunur. ORF-ı hüceyrədəki konsentrasiyasından, sintez və parçalanma səviyyəsindən, hüceyrə komponentlərinə təsir müddətindən asılı olaraq həm fizioloji həm də patoloji proseslərdə iştirak edirlər. Açar sözlər: oksigenin reaktiv formaları (ORF), elektron nəqliyyat zənciri, antioksidant, oksidativ stress, aerob tənəffüs

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

3

Karalar, Mustafa, Osman Gercek, Veli Mert Yazar i Kemal Ulusoy. "PROSTAT İĞNE BİYOPSİLERİ VE RADİKAL PROSTATEKTOMİ PATOLOJİ SONUÇLARININ KARŞILAŞTIRILMASI". Kocatepe Tıp Dergisi 25, nr 2 (8.10.2023): 235–40. http://dx.doi.org/10.18229/kocatepetip.1343216.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

AMAÇ: Bu çalışmada Transrektal Ultrasonografi eşliğinde prostat biopsisi yapılan hastaların biyopsi parametrelerinin, takiben yapılan radikal prostatektomi sonuçlarını öngörmedeki etkinliğinin araştırılması planlandı. GEREÇ VE YÖNTEM: Haziran 2021 – Haziran 2023 tarihleri arasında, transrektal ultrasonografi eşliğinde prostat biyopsisinde (TRUS-Bx) prostat kanseri teşhis edildikten sonra açık retropubik radikal prostatektomi operasyonu gerçekleştirilen hastalar (n=106) çalışmaya dahil edildi. Prostat iğne biyopsisinde saptanan patoloji bulguları ile radikal prostatektomi materyalinde saptanan bulgular karşılaştırıldı. BULGULAR: Biyopsi ve radikal prostatektomi spesmenlerinde tümör lokalizasyon tutarlılık oranı %62,2 (66/106) olarak saptandı. Gleason skorlarının her iki spesmende tutarlılık oranı %69 (70/106) olarak tespit edildi. Biyopside saptanan yüsek pozitif kor oranının, radikal prostatektomi spesmenlerinde daha fazla ekstrakapsüler yayılım ve perinöral invazyon (PNI) ile ilişkili olduğu izlendi (sırasıyla; p<0,001, p=0,010). Biyopside tespit edilen yüksek ortalama tümör yüzdesi, radikal prostatektomi spesmenlerinde yüksek ekstrakapsüler yayılım, PNI ve yüksek oranda cerrahi sınır pozitifliği ile ilişkiliydi (sırasıyla p<0,001, p=0,004, p=0,021). Biyopside saptanan yüksek Gleason skorunun, radikal prostatektomi spesmenlerinde yüksek tümör yüzdesi, yüksek extrakapsüler yayılım ve daha fazla PNI ile ilişkili olduğu izlendi (sırasıyla; r=0,302, p=0,002, r=0,316, p=0,001, r=0,238, p=0,014). SONUÇ: TRUS-Bx’nin patolojik verileri uygulanacak tedaviyi belirleyeceğinden dolayı prostat kanserindeki yeri tartışmasız olmakla birlikte radikal prostatektomi patolojisi ile tamamen korele olmayabileceği unutulmamalıdır. Bu korelasyonu daha üst düzeylere getirmek için ek araçlara ihtiyaç vardır. Bununla birlikte, TRUS-Bx’de kanser tespit edilen yüksek kor sayısının ve yüksek ortalama tümör yüzdesinin radikal prostatektomi spesmenlerinde daha ileri evre tümör riskine sebebiyet verebileceği göz önünde bulundurulmalıdır.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

4

Sawaguchia, Toshiko, Toshiharu Fujitab, Makio Kobayashic i Akiko Sawaguchia. "Japon Patoloji Cemiyetinden Klasik Ani Beşik Ölümü Sendromu Özellikleri SIDS ile Japon Patoloji ve Otopsi Raporlarına Bağlı Japonlardaki Tartışmalı Ani Beşik Ölümleri 1982-1986". Bulletin of Legal Medicine 1, nr 2 (1.07.1996): 58–63. http://dx.doi.org/10.17986/blm.199612134.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Klasik Ani Beşik Ölümü Sendromlarının ve Tartışmalı Ani Beşik Ölümü Sendromlarının incelenmesinde standart kriterler bulunmamaktadır. Özellikle Tartışmalı Ani Beşik Ölümü Sendromlarının değerlendirilmesinde uluslararası tartışma gerekmektedir. Japonya’daki Klasik Ani Beşik Ölümü Sendromlarının ve Tartışmalı Ani Beşik Ölümü Sendromlarının otopsi bulguları değerlendirilerek tartışma için temel veriler bu raporda sunulmuştur. Japon Patoloji Cemiyeti’nden alınan Japon Patoloji ve Otopsi Raporu (Ocak 1982) Aralık 1986) incelenmiştir. Klasik Ani Beşik Ölümü Sendromlarının ve Tartışmalı Ani Beşik ölümü Sendromlarının otopsi bulgularının farklarının bulunmasında ki-kare testinin kullanılması gerekmiştir. Ek olarak sadece Tartışmalı Ani Beşik Ölümü Sendromlarının otopsi bulgularının değil aynı zamanda Klasik Ani Beşik Ölümü Sendromlarınm otopsi bulgularının yapısını da göstermek amacıyla faktör analizi (Varimax rotasyonu ile beraber temal faktör metodu) yapılmıştır. Ki-kare testi incelenmesinde lenf dokusu büyümesinin Klasik Ani Beşik Ölümü Sendromlarında oldukça anlamlı olduğu bulunmuştur. Konjesyon, timus büyümesi, pulmoner ödem, adrenal bezi atofisi, lenf dokusu büyümesi ve yeni- doğan olma bulguları Klasik Ani Beşik Ölümü sendromunda faktör analizi yöntemi ile yüksek değer taşıdığı bulunmuştur. Ki-kare testi ile pnömoni, prematür bebek ve kardiomegali bulgulan Tartışmalı Ani Beşik Ölümü Sendromu için oldukça anlamlı bulunmuştur. Asfiksi, konjesyon, atelektazi, pulmoner amfizem, adrenal bez atrofisi, prematür bebek, timus hipoplazisi, kalp malformasyonu ve ektopik hemopo- esis bulgularının Tartışmalı Ani Beşik Ölümü sendromunda faktör analizi yöntemi ile yüksek değer taşıdığı bulunmuştur.Timus büyümesi ve adrenal bez atrofisinin Tartışmalı Ani Beşik Ölümü Sendromlarında oldukça yüksek negatif değer taşıdığı bulunmuştur. Tartışmalı Ani Beşik Ölümü Sendromlarında faktör analizi yöntemi ile en yüksek değer ile birinci faktörde asfiksi- nin hariç tutulduğu dikkat çekicidir. Bu bulgu Tartışmalı Ani Beşik Ölümü Sendromlarınm bir bölümünün 1982-1986 yılları arasında genel patolojik otopsilerde bile harici bir ölüm sebebi olarak kabul edilen asfiksi tanısı konularak kayıtlara girmediğini dolaylı olarak gösteriyor olabilir. Anahtar kelimeler: Ani beşik Ölümü Sendromu (SIDS), Klasik SIDS, Tartışmalı SIDS, Japon Patoloji ve Otopsi Raporu, Faktör Analizi.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

5

Mehraliyev O.Sh. "Ürəyin limfa sistemi". Journal of Theoretical, Clinical and Experimental Morphology 2, nr 1-2 (19.02.2021): 39–44. http://dx.doi.org/10.28942/jtcem.v2i1-2.145.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Məqalədə ədəbiyyat mənbələri əsasında ürəyin limfa sistemi haqqında müfəssəl məlumat hazırlanmış və onun fizioloji funksiyaları və patoloji prosses zamanı bu funksiyalarda baş vermiş dəyişikliklər şərh edilmişdir. Eyni zamanda ürək limfa dövranı ilə qonşu və periferik orqanlar arasında əlaqələrin olması, bu əlaqələrin patoloji prosseslərinin inkişafında rolu haqqında da ətraflı məlumat verilmişdir. Şafının qarşısını almaq məqsəd ilə müalicəni optimallaşmasına və dinamik monitorinqin inkişafına imkan verəcəkdir.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

6

USUBÜTÜN, Alp. "Patoloji raporunda yer alan tanılar tekrarlanabilir mi?" Journal of Current Pathology 1, nr 1 (2017): 8. http://dx.doi.org/10.5146/jcpath.2017.02.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

7

S, Albayrak. "Meteorolojik Değişkenlerin Kardiyak Patoloji Kaynaklı Hastane Yatışlarına Etkisi". Konuralp Tıp Dergisi 2014, nr 3 (1.12.2014): 17. http://dx.doi.org/10.18521/ktd.38981.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

8

YILDIRIM, Tekin, i Sezai KARAVAR. "YOZGAT YÖRESİNDE ALT GASTROİNTESTİNAL SİSTEM ENDOSKOPİ SONUÇLARININ ANALİZİ". Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi 24, nr 3 (31.12.2022): 432–35. http://dx.doi.org/10.24938/kutfd.984366.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Amaç: Bu çalışmanın amacı, Yozgat yöresinde kolonoskopi yapılan hastalarda kolonoskopi ve patoloji sonuçlarının retrospektif olarak analiz edilmesi ve kolonoskopi raporlarındaki kolorektal hastalıkları ve biyopsi sonuçlarını belirleyip sonuçların literatürdeki verilerle karşılaştırılmasının yapılmasıdır. Gereç ve Yöntemler: 01/01/2019-31/12/2019 tarihleri arasında polikliniğimize herhangi bir nedenle başvuran hastalardan alt gastrointestinal sistem endoskopisi yapılan 326 hasta çalışmaya alındı ve kolonoskopi raporları, patoloji raporları ve diğer verileri retrospektif olarak incelendi. Bulgular: Hastaların ortalama yaşı 53.78±15.04 (19–91) yıl olarak saptandı. %44.2 (n=144)’si kadın; %55.8 (n=182)’i erkek cinsiyet idi. Kolonoskopik tanılar değerlendirildiğinde normal alt gastrointestinal endoskopi olarak raporlanan hasta oranı %19.3 (n=63) olarak saptandı. En sık raporlanan tanının ise %32.8 (n=107)’lik oranla Hemoroid olduğu görüldü. İnternal hemoroid oranı %27.9 (n=91); eksternal hemoroid oranı %13.2 (n=43) idi. Kolonda malignite düşündüren kitlesel lezyon oranı ise %2.4 (n=8) idi. Kolonda polip %22.4 (n=73) olarak raporlandı. Patolojik tanılara baktığımızda kolon adenokarsinomu %1.5 (n=5) oranında saptandı. Bunun %0.9’u (n=3) rektum adenokarsinomdu. Total adenoma ise %22 (n=72)olarak saptandı. Bunlardan tübülovillöz adenom %3.7 (n=12) oranında saptanırken villöz adenom %0.3 (n=1) oranında saptandı. Sonuç: Bu çalışmada Yozgat yöresine ait kolonoskopi veriler sunulmuştur. Kolorektal kanserlerin erken tanısı hayat kurtarıcı öneme sahiptir. Kolorektal kanserlerin erken tanısında kolonoskopi altın standarttır. Kolorektal kanserler, kanser nedeniyle ölümlerin en sık ikinci nedenini oluşturduğu göz önünde bulundurulursa kolonoskopi endikasyonu olan tüm bireylere kolonoskopi önerilmeli ve yapılmalıdır.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

9

Gök, Mustafa, Özdemir Özer, Uğur Topal i Muhammet Akyüz. "Femoral Herni Kesesi İçinde Nadir Bir Patoloji İzole Tuba Uterina". Cukurova Anestezi ve Cerrahi Bilimler Dergisi 2, nr 1 (30.04.2019): 23–25. http://dx.doi.org/10.36516/jocass.2019.14.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

10

Mürsəlova, S. P., i F. N. Nəbiyeva. "Dayaq-hərəkət aparatında yaranan zədələnmələrə idman növünün, yaşın təsiri və onların reabilitasiyası". Scientific News of Academy of Physical Education and Sport 1, nr 2 (13.11.2018): 44–45. http://dx.doi.org/10.28942/ssj.v1i2.41.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

İdmanla müntəzəm məşğul olmaq yüksək intensivliyə malik maksimal şiddətli fiziki yüklərin icrası ilə qarşılıqlı əlaqədədir. Belə yüklərin təsiri nəticəsində dayaq-hərəkət aparatında (DHA), daxili orqanlarda, örtük orqanları sistemində bir sıra patoloji dəyişılıklırin yaranmasına səbəb olur

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

11

DURUR, Fatih, Murat ALPER i İlhan AYDIN. "Implemantation of 5S Method in a Public Hospital Pathology Laboratory". Turkiye Klinikleri Journal of Health Sciences 5, nr 1 (2020): 122–27. http://dx.doi.org/10.5336/healthsci.2019-70371.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

12

ASLAN, Özge, Ayşe Nur OKTAY i Osman ZEKİOGLU. "Ultrasound guided core needle biopsy results after marking suspicious lesions on mammography with a fine needle". Ege Tıp Dergisi 62, nr 4 (22.05.2023): 556–62. http://dx.doi.org/10.19161/etd.1264143.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Amaç Mamografi ile meme kanseri taramasının artışı memede saptanan nonpalpabl lezyonların oranını arttırmaktadır. Sadece mamografi ile görülebilen kuşkulu lezyonların tanısında stereotaktik vakum aspirasyon biyopsi (VAB) tercih edilen ilk yöntemdir. Ancak vakum biyopsi ünitesi ve vakum iğnesinin yüksek maliyetli olması nedeniyle bu yönteme erişim sınırlıdır. Bu çalışmada VAB’ ye alternatif olarak mamografide izlenen kuşkulu lezyonun ince iğne ile işaretlenmesi ardından, bu iğne kılavuzluğunda US eşliğinde yapılan kalın iğne biyopsi sonuçlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem Ocak 2021-Nisan 2022 tarihleri arasında, sadece mamografide izlenebilen ve kuşkulu kategoride olan lezyonlara, mamografide ince iğne ile işaretleme ardından, US rehberliğinde iğnenin bulunduğu alana kalın iğne biyopsi yapılan hastalar retrospektif olarak taranmıştır. Hastaların mamografi bulguları, lezyonun BI-RADS kategorisi, biyopsi örnekleme sayısı, spesmen mamografisi, biyopsi patoloji sonuçları, varsa cerrahi eksizyon patoloji sonuçları değerlendirilmiştir. Bulgular Biyopsi yapılan toplam 43 hastanın 39’unda sadece kuşkulu mikrokalsifikasyon, 3’ ünde sadece asimetri ve distorsiyon, 1 ‘inde mikrokalsifikasyon ve eşlik eden asimetri izlenmekteydi. Kalın iğne biyopsi histopatoloji sonuçlarında %58 benign, %9 atipili benign ve %33 malign tanı saptandı. 15 hastada cerrahi eksizyon ile lezyon çıkarıldı, radyoloji patoloji uyumu olan diğer hastalar takibe alındı. 43 hastanın %39.5’i malign, %60.5’i benign gruptaydı. Mamografide yerleştirilen ince iğnenin kılavuzluğunda yapılan, kalın iğne biyopsi işleminin tanısal doğruluğuna bakıldığında; sensitivite %76.5, spesifite %100 olarak saptandı. Sonuç Mamografide saptanan kuşkulu mikrokalsifikasyonlar erken evre meme kanserinin tanısında önemli belirteçlerdir. Kuşkulu lezyonların tanısında mamografide yerleştirilen ince iğnenin rehberliğinde yapılan trucut biyopsi yüksek tanısal doğruluğa sahip, açık cerrahi biyopsi ve VAB’ ye alternatif olarak kullanılabilecek minimal invaziv bir yöntemdir.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

13

Hidayatova L.A., Taghizada T.G., Mammadova F.M, Hajiyeva U.K., Hasanova N.S. i Safarova İ.A. "Həkim-Pediatrın Təcrübəsində Probiotiklərin Rolu". Azərbaycan Pediatriya Jurnalı 1, nr 2 (20.06.2023): 1–5. http://dx.doi.org/10.28942/apj.v1i2.6.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Ədəbiyyat icmalında fizioloji və patoloji proseslərin inkişafında bağırsaq florasının və probiotiklərin rolunu əks etdirən müasir məlumatlar əks olunmuşdur. Burada probiotiklərin təsir mexanimzləri və müxtəlif xəstəliklərin müalicəsində onların rolu göstərilmişdir. Eyni zamanda probiotiklərin tərkibi, təsnifatı, eləcə də onların pozitiv və neqativ təsirləri təsvir olunmuşdur.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

14

Onan, Arif, Alp Usubütün i Barış Sezer. "Patoloji Eğitiminde Harmanlanmış Öğrenme Yaklaşımının Akademik Başarı ve Memnuniyet Üzerine Etkisi". Tıp Eğitimi Dünyası 18, nr 54 (30.04.2019): 76–87. http://dx.doi.org/10.25282/ted.480130.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

15

Aksüt, Mehmet, Rezan Aksoy, Emre Selçuk i Murat Bülent Rabuş. "Jealousy of Sisters: Identical Clinical Features, Coronary Anatomy and Pathology". Kosuyolu Heart Journal 19, nr 3 (22.12.2016): 216–17. http://dx.doi.org/10.5578/khj.27934.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

16

Alabalık, Ulaş. "Five year evaluation of intraoperative pathology consultations in a university hospital". Dicle Medical Journal/Dicle Tıp Dergisi 40, nr 2 (1.06.2013): 207–11. http://dx.doi.org/10.5798/diclemedj.0921.2013.02.0255.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

17

Gülmen, Mete, Necmi Çekin, Ahmet Hilal, Benhan Alper i Serpil Salaçin. "Ülkemizde Adli Tıp Uygulamalarında Bilirkişilik Sisteminin Etik İlkeler Açısından Tartışılması". Bulletin of Legal Medicine 3, nr 2 (1.08.1998): 57–60. http://dx.doi.org/10.17986/blm.199832294.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Ülkemizde bazı özel laboratuvar incelemeleri dışında, adli olguların çoğuna yönelik yaklaşım ve değerlendirmeler sağlık ocaklarında çalışan hekimlerce yapılmaktadır. Adli tahkikata esas olacak otopsi işlemi de yine Ceza Muhakemeleri Usul Yasasının 79.maddesi gereği pratisyen hekimlere yaptırılabilmektedir. Oysa gelişmiş batılı toplumlarda, örneğin otopsilerin, bu işin uzmanlarının dışında bir hekim tarafından yapılması yasal yönden suç oluşturmaktadır. Disiplinlerarası çalışmayı gerektiren adli bilimler çok geniş bir bilimsel yelpazeyi oluşturmaktadır. Bilirkişiliklerde bazen sadece Adli Tıp uzmanı, Patolog ya da Psikiyatrist olmak yeterli olmamakta, çeşitli bilim dallarındaki uzmanların ortak görüşleri gerekebilmektedir. Adli olgu etiketi alan olgularda hasta haklarının, ölümlü olgularda ölenin haklarının ya da bireyin ölümünde rol oynadığı ileri sürülenlerin haklarının etik ilkeler gözönünde bulundurularak değerlendirilmesinin ve bu değerlendirmelerde bir pratisyen hekimin görevlendirilmesinin yaratacağı hukuki soaınlar ile etik çatışmaların ülkemizde de irdelenmesi gerektiği kanısındayız. Konu kapsamı etik ilkeler ışığında, bu konudaki önceki çalışmalar gözönüne alınarak tartışılacaktır.Anahtar Sözcük: Hasta hakları, Otopsi, Etik, Adli Tıp, Patoloji.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

18

Axundova C.N. i Qasımov N.V. "Süd vəzi xərçəngi xəstələrində kimyəvi terapiyanın metastatik aksilyar limfa düyünlərininin radio-morfoloji göstəricilərinə təsiri". EURASIAN JOURNAL OF CLINICAL SCIENCES 4, nr 1 (28.11.2022): 15–16. http://dx.doi.org/10.28942/ejcs.v4i1.110.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Süd vəzi xərçəngi (SVX) xəstələrində aksilyar limfa düyünlərinə metastazlar mühüm proqnostik əhəmiyyətə malik olub, xəstələrin yaşama göstəricilərinə təsir göstərir. İlk şişin xüsusiyyətlərindən və metastatik regionar limfa düyünlərinin sayından və patoloji dəyişikliklərindən asılı olaraq xəstələrə kompleks müalicənin tərkibində neadyuvant və ya adyuvant kimyəvi dərman müalicəsi (KDM), habelə hormonal terapiya təyin edilir.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

19

N.E. Shahmalizada i V.A. Adigozalova. "BOKSÇULARDA EEG GÖSTƏRİCİLƏRİNİN TƏYİNİ". Scientific News of Academy of Physical Education and Sport 4, nr 3 (14.10.2022): 39–44. http://dx.doi.org/10.28942/ssj.v4i3.548.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Bildiyimiz kimi, peşəkar boksçular başlarına çox zərbə aldıqları üçün onların baş – beynində patoloji hallara daha çox rast gəlinir. Məqalədə EEG ritmlərinin paylanmasında müəyyən qanunauyğunluqlar aşkar edilmişdir. Zonalararası fərqlər aydın şəkildə müşahidə olunmuşdur. Bu işdə aparılan tədqiqatlar boksçuların sakit oyaqlıq vəziyyətində beynin bioelektrik fəaliyyətinin tezliyi və məkan-zaman təşkili xüsusiyyətlərini təhlil etməyə imkan verdi.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

20

Məmmədova, Ş. A., N. T. Əsədullayeva, L. H. Səlimova i İ. N. Əhmədova. "Fiziki hərəkətlərin məktəblilərin və tələbələrin sağlamlığına təsirinin gigiyenik qiymətləndirilməsi". Scientific News of Academy of Physical Education and Sport 1, nr 2 (13.11.2018): 24. http://dx.doi.org/10.28942/ssj.v1i2.46.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Hərəki aktivlik- uşaq və yeniyetmələrin fiziki inkişafının və formalaşmasının aparıcı amillərindəndir. Müasir insanın həyat tərzinin əsas xarakter əlamətlərdən biri onun hərəki aktivliyini məhdudlaşdıran amillərin çoxluğudur ki, bu da orqanizmin bütün toxumlarının, orqanlarının və sistemlərinin strukturuna və funksiyalarına mənfi təsir göstərərək, orqanizmin müdafiə sistemlərinin zəiflənməsinə, patoloji proseslərin formalaşması riskinin və pozğunluqların yaranması ehtimallığını artırır.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

21

Ertan, Ayşegül, i Işıl Pakiş. "Anestezinin Hatalı Uygulamasına Bağlı Olduğu İddia Edilen Ölümlerin Araştırılmasında Otopsi Prosedürü". Bulletin of Legal Medicine 11, nr 3 (1.12.2006): 119–24. http://dx.doi.org/10.17986/blm.2006113620.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Perioperatif ölümlerle ilgili yapılan retrospektif çalışmalar, ölüm nedenlerinin büyük çoğunluğunun kişide daha önceden bulunan hastalığa ve cerrahi girişimin kendisine bağlı olduğunu göstermektedir. Perioperatif dönemde anestezinin tek başına sorumlu olduğu ölüm olguları çok daha az görülmektedir. Her ne kadar anesteziye bağlı ölümlerde, ölüm nedeni verilmesinde otopsinin sınırlı yeri olsa da anesteziye bağlı tıbbi uygulama hata iddiası ile yapılan otopsilerde, hastaya ve/veya cerrahiye ait faktörler varsa bunlar ortaya çıkarılarak istenmeyen sonucun meydana gelmesinde anestezinin yeri bulunmadığı gösterilebilecektir. Pek çok çalışma, tıbbi uygulama hata iddiası taşıyan olgularda hem iddiaların hem de antemortem tanıların otopsi ile değiştiğini göstermektedir. Anesteziye bağlı tıbbi uygulama hata iddiası ile yapılan otopsilerde anestezi ve cerrahi uygulama da hata olup olmadığı ayrıca kişide operasyona neden olan patoloji ile önceden saptanan patoloji dışında ölüme sebebiyet verecek bir durumun olup olmadığı soruları araştırılmalıdır. Anestezinin primer sorumluluğu olan olgularda ölüm nedeninin verilmesinde otopsinin sınırlı yeri olmasına rağmen perioperatif dönemin dinamiklerini oluşturan hastaya ve cerrahiye ait faktörlerin aydınlatılması amacı ile anestezi ölümlerinde otopsinin yeri kuşkusuz çok önemlidir.Anahtar kelimeler: Otopsi, anestezi, tıbbi uygulama hatası.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

22

Əliyev, R. R. "Baş beynin damar xəstəliklərinin risk amilləri barədə". NATIONAL JOURNAL OF NEUROLOGY, nr 1 (15.01.2019): 23–29. http://dx.doi.org/10.28942/nnj.v1i1.210.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Son illər baş beynin qan dövranının kəskin pozulmalarının rastgəlmə tezliyində yüksək artım müşahidə olunur [7]. Bu, baş beyni insultlarının profilaktikasına diqqətin kifayət qədər olmaması ilə izah edilir [24]. Baş beyni insultu bir sıra amillərin və bir çox patoloji prosseslərin beyinə təsirinin nəticəsidir [12]. Bir çox ədəbiyyatlarda baş beyni insultlarına səbəb ola bilən yüzdən artıq amil göstərilmişdir [9, 65].

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

23

KOYUNCU, Zeynep. "AHLÂT-I ERBAA/HUMORAL PATOLOJİ TEORİSİ VE DİVAN ŞİİRİNDE HAKKÂNÎ ÖRNEĞİNDE İŞLENİŞİ". HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature), nr 10 (30.04.2019): 75–97. http://dx.doi.org/10.28981/hikmet.512320.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

24

HAYLAZ, Emre, Çiğdem ŞEKER, Gediz GEDUK, Murat İÇEN i Elif Aslı GÜLŞEN. "Retrospective Analysis of Oral and Maxillofacial Pathologies". Journal of Contemporary Medicine 12, nr 6 (30.11.2022): 877–83. http://dx.doi.org/10.16899/jcm.1187584.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Objectives: The aim of this study is to analyze the biopsy results of oral and maxillofacial lesions and to discuss them in the accompanied by the literature. Material and Method: In the study, biopsy results of 644 patients who were admitted to Zonguldak Bülent Ecevit University Faculty of Dentistry, Department of Oral and Maxillofacial Radiology between 2016-2021 for various reasons and subsequently diagnosed with oral and maxillofacial pathology were retrospectively analyzed using digital archives. Age, gender, location of the lesions and pathological diagnoses of the patients were recorded. Results: In the study, 344 (53,41%) of the patients whose biopsy reports were examined were male and 300 (46,59%) were female, and the male: female (M: F) ratio was determined to be 1,15:1. The age range varied between 7 and 88 years and the mean age was 37,85±17,35 years. Out of a total of 644 lesions, 436 (67,8%) were cysts, 148 (23,1%) were inflammatory/reactive lesions, 57 (9,3%) were benign tumors and tumor-like lesions, and 3 (0,5%) were included in the malignant tumor and tumor-like lesion group. Conclusions: The analysis of data on oral and maxillofacial lesions is of great importance for the planning of preventive and therapeutic services. Amaç: Bu çalışmanın amacı, oral ve maksillofasiyal lezyonların biyopsi sonuçlarını analiz etmek ve literatür eşliğinde tartışmaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmada, 2016-2021 yılları arasında Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Anabilim Dalı'na çeşitli nedenlerle başvuran ve sonrasında oral ve maksillofasiyal patoloji tanısı alan 644 hastanın biyopsi sonuçları dijital arşiv kullanılarak retrospektif olarak incelenmiştir. Hastaların yaşları, cinsiyetleri, lezyonların lokalizsyonları ve patolojik tanıları kaydedildi. Bulgular: Çalışmada, biyopsi raporu incelenen hastaların 344'ü (%53,41) erkek, 300'ü (%46,59) kadın olup, erkek:kadın (E:K) oranı 1,15 :bir olarak belirlendi. Yaş aralığı 7 ile 88 arasında değişmekte olup, yaş ortalaması 37,85±17,35 yıl idi. Toplam 644 lezyonun 436'sı (%67,8) kist, 148'i (%23,1) inflamatuar/reaktif lezyonlar, 57'si (%9,3) iyi huylu tümörler ve tümör benzeri lezyonlardı ve geriye kalan 3 (% 0,5) patoloji malign tümör ve tümör benzeri lezyon grubundaydı. Sonuç: Oral ve maksillofasiyal lezyonlara ilişkin verilerin analizi, koruyucu ve tedavi edici hizmetlerin planlanması için büyük önem taşımaktadır.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

25

Şirəliyeva, R. K. "Diabetik polineyropatiyaların müalicə prinsipləri". NATIONAL JOURNAL OF NEUROLOGY, nr 3 (8.01.2019): 8–14. http://dx.doi.org/10.28942/nnj.v1i3.176.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Polineyropatiya adətən simmetrik olan bir neçə periferik sinirin zədələnməsidir. Patoloji prosessin adətən aşağı ətraflardan başlanması və sonralar yuxarı ətrafa da yayılması xarakterikdir [1]. Polineyropatiyalar periferik sinir sistemi xəstəliklərinin böyük qrupunu təşkil edir [2] və ən müxtəlif patogen amillər tərəfindən törədilə bilərlər [3]. Polineyropatiyaların səbəbləri arasında autoimmun prosessləri, genetik determinə olunmuş pozulmaları, toksiki agentləri, maddələr mübadiləsinin pozulmalarını, infeksion və digər xəstəlikləri göstərmək olar [3].

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

26

Nərimanova, G. V., A. M. Əfəndiyev, A. İ. Qurbanov i M. F. Əmirova. "Torch infeksiyaları olan qadınlarda hamiləliyin I trimestrində antimikrob peptidlərin sekresiyasının qiymətləndirilməsi". Journal of Theoretical, Clinical and Experimental Morphology 1, nr 4 (18.11.2018): 7–8. http://dx.doi.org/10.28942/jtcem.v1i4.69.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Mamalıq və ginekologiyanın ən mühüm problemlərindən biri olan başa çatmamış hamiləlik müasir dövrdə hamilə qadınların təxminən 15-20 % - də rast gəlinir. Belə hesab edilir ki, spontan abortların baş verməsini I trimestrdə 70% hallarda xromosom anomaliyaları, II və III trimestrlərdə isə infeksiyalar şərtləndirir. Son illərdə müxtəlif patoloji vəziyyətlər zamanı antimikrob peptidlər (AMP) sisteminin tədqiqi müşahidə edilən dəyişikliklərdən homeostaz pozulmalarının diaqnostikasında əlavə meyar kimi istifadə etməyə imkan vermişdir.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

27

Aydın, Berna, Ahmet Turla i Cihad Dündar. "Cinsel İstismar ve Çocukluk Çağı Gebelikler 111 Olguda Analitik Değerlendirme". Bulletin of Legal Medicine 20, nr 3 (9.12.2015): 127–31. http://dx.doi.org/10.17986/blm.2015314256.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Amaç: Bu çalışmada cinsel istismar sonucu gebe kalan çocukların uğradığı istismara ve gebeliklerine ilişkin özellikler ile ruhsal etkilenmenin boyutunun araştırılması amaçlanmıştır.Gereç ve Yöntem: Çalışmada 6 yıllık sürede Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalına muayene edilerek rapor düzenlenmesi için gönderilen cinsel istismar sonucu gebe kalmış 18 yaş altındaki 111 çocuğa ait hasta dosyaları incelenmiştir. Bulgular: Çocuklarda ilk gebelik yaş ortalaması 14,51,3 (11-17) yıldır. Kurbanların %41,4’ünde tehdit, hile, kandırma veya zorlama ile istismarın gerçekleştiği ve %68,5’inde istismarın tekrarladığı, çocukların %13,5’inin aile üyelerinden birinin istismarı sonucu gebe kaldığı, gebe kalan çocukların yaklaşık yarısının doğum yaptığı, doğan çocukların ise yaklaşık yarısının annesinden ayrı kurum bakımında olduğu, 3 çocuğun da evlat edindirildiği belirlenmiştir. İstismar sonucu gebe kalan çocukların yarısında yaşadıkları olay nedeniyle ruhsal patoloji geliştiği; tehdit/kandırma, tekrarlayan istismar ve ensest varlığının ruhsal patoloji için risk faktörü olduğu saptanmıştır.Sonuç: İstismar mağduru gebe kalan çocuklar sadece beden ve ruh sağlığı açısından değil, eğitimi bırakmak, ekonomik bağımlı olmak gibi sosyal alanlarda da uzun süreli ve kalıcı etkilere maruz kalmaktadır. Bu nedenle, akut dönemde başvuran cinsel istismar mağdurlarında acil kontrasepsiyon uygulanarak bu olumsuz etkilerin önlenebileceği dikkate alınmalıdır. Akut dönemden sonra başvuran mağdurlarda ise gebelik olup olmadığı erken dönemde araştırılmalı, varolan gebelikler istem halinde uygun koşullarda sonlandırılmalıdır. Ayrıca bu çocuklar ruhsal patolojilerin rehabilitasyonu için de izleme alınmalıdır.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

28

ÖZDEMİR, Harun, Merve ŞAM ÖZDEMİR, Metin SAVUN, Emin Taha KESKİN, Abdülmüttalip ŞİMŞEK i Halil Lütfi CANAT. "Mesane kanserinin kas invazyonunu öngörmede vezikal görüntüleme-raporlama ve veri sistemi (VI-RADS) skorlamasının etkinliğinin değerlendirilmesi". Endouroloji Bulteni 14, nr 3 (30.09.2022): 63–69. http://dx.doi.org/10.54233/endouroloji.1161910.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Amaç: Biz bu çalışmada mesane kanserinin kas invazyonunu preoperatif tahmin etmede “Vesical Imaging Reporting and Data System” (VI-RADS) skorlama sisteminin doğruluğunu araştırmayı amaçladık.Gereç ve Yöntemler: Ağustos 2020 ile Mart 2022 arasında preoperatif mp-MRG çekilen mesane kanserli hastalar çalışmaya dahil edildi. Mesane tümörleri deneyimli bir üroradyolog tarafından VI-RADS skorlama sistemi ile değerlendirildi. VI-RADS skoru, kas invazyonunu belirlemek için postoperatif patoloji ile karşılaştırıldı. VI-RADS ≥3 ve VI-RADS ≥4 kesme noktası için duyarlılık, özgüllük, poizitif öngörü değeri (PÖD), negatif öngörü değeri (NÖD) ve doğruluk hesaplandı.Bulgular: Toplam 102 hastanın dördünde bening patoloji (Üç hastada sistitis sistika, bir hastada nefrojenik adenom) saptandı. Çalışmaya kalan 98 hasta dahil edildi. 38 hastada kasa invaziv ve 60 hastada ise kasa invaziv olmayan mesane kanseri saptandı. Kas invazyonunu belirlemede VI-RADS skorunun eşik değeri 3 olarak alındığında duyarlılık, özgüllük, PÖD, NÖD ve doğruluğu sırasıyla %92, %85, %94, %80 ve %88 olarak hesaplandı. Bununla beraber VI-RADS skorunun eşik değeri 4 olarak alındığında duyarlılık, özgüllük, PÖD, NÖD değeri ve doğruluğu sırasıyla %82, %95, %89, %91 ve %90 saptandı.Sonuç: Sonuç olarak mesane mp-MRG, VI-RADS kriterleri eşliğinde VI-RADS eşik değer 3 veya 4’ün kas invaziv mesane kanserinin saptanmasında başarılı bir yöntem olup tanısal performansı artırabilir.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

29

J.F. Gurbanova, A.F. Amirova, V.T. Samedova i P.Kh. Mehralieva. "Hamiləlik zamanı məxmərək xəstəliyinin gedişatı və nəticələri". Actual Questions of Modern Gynecology and Perinatology 11, nr 1 (22.05.2024): 9–12. http://dx.doi.org/10.28942/mgpam.v11i1.127.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Hamiləlik dövründə məxmərək hava damcıları ilə ötürülən və dölün ciddi qüsurlarına səbəb olan viral infeksiyadır. Xəstəlik genişlənmiş limfa düyünləri, hipertermi, öskürək, konjonktivit ilə müşayiət olunur. İnfeksiyadan 2-3 gün sonra hamiləlik dövründə məxmərək özünü papulyar səpgi kimi göstərir; patoloji elementlər əvvəlcə üzdə görünür, sonra bədənə, qollara və ayaqlara yayılır. Xəstəliyə diaqnoz qoymaq üçün immunoloji markerlər IgM-ni təyin etmək üçün seroloji testlərdən istifadə olunur. Xüsusi müalicə yoxdur; ağır fetal malformasiyalar halında, hamiləlik dövründə məxmərək onun dayandırılması üçün bir göstəricidir.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

30

Yıldırım, Mahmut Şerif, Sinan Sevinç, Ramazan Akçan, Aysun Balseven Odabaşı i Ali Rıza Tümer. "Mikrobiyolojik Yöntemlerin Postmortem interval Tahmininde Kullanımı". Bulletin of Legal Medicine 20, nr 1 (19.05.2015): 56–59. http://dx.doi.org/10.17986/blm.2015110925.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Postmortem interval tahmini postmortem incelemelerin en önemli konularından biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Postmortem interval tahmininde kullanılmakta olan birçok yöntem olmasına rağmen bu metotlar zaman zaman sonuç vermekte yetersiz kalmaktadır. Bu nedenle postmortem interval tahmininde mümkün olduğunca fazla yeni yönteme veya kullanılagelen yöntemlerin geliştirilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Postmortem intervalin tahmininde kullanılan yöntemler arasında mikrobiyolojik yöntemlerin yeri günümüzde hala tartışmalı konulardan biri olarak varlığını sürdürmektedir. Bu yazıda postmortem interval tahmininde mikrobiyolojik yöntemlerin kullanımına dikkat çekilmesi ve bu yöntemlerin kullanılabilirliğinin literatür eşliğinde tartışılması amaçlanmaktadır.Anahtar Kelimeler: Mikrobiyoloji, Postmortem interval, Adli patoloji

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

31

Quliyev, V. H., Q. D. Yusifov, N. Ə. Əliyeva, K. F. Məmmədova i S. A. Əliyev. "Orqanizmin funksional sistemlərinə hərəkət aktivliyinin təsirinin fizioloji-gigiyenik aspektləri". Scientific News of Academy of Physical Education and Sport 1, nr 2 (13.11.2018): 11–12. http://dx.doi.org/10.28942/ssj.v1i2.51.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

İnsanın gündəlik həyat tərzində onun sağlamlığına təsir edə bilən amilləri arasında ön sıralarda icra olunan hərəkət aktivliyinin dərəcəsi durur. Hərəkət və ya fiziki aktivlik orqanizmdə gedən ayrı-ayrı proseslərə güclü təsir edir. Fiziki aktivliyin insanların həyatından “sıxışdırılması” bir sıra patoloji proseslərin inkişafına münbit şərait yaradır. Beynəlxalq Səhiyyə Təşkilatının məlumatlarına əsasən 70%-dən çox insanın hərəkət aktivliyi adi normalar səviyyəsindən aşağıdır. Insanın həyat tərzinə möhkəm daxil olmuş hipokineziya problemini artıq aktual və kompleks kimi qəbul etmək vacibdir, bu problemin bərpa edici və profilaktik tibb üçün əhəmiyyəti böyükdür.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

32

KAYMAK, Duygu, i Derya İÇÖZ. "GÖMÜLÜ DİŞLERLE İLİŞKİLİ PATOLOJİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: RETROSPEKTİF KIBT ÇALIŞMASI". Selcuk Dental Journal, 3.02.2023. http://dx.doi.org/10.15311/selcukdentj.1232531.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

GİRİŞ: Bu çalışmanın amacı; kliniğimize çeşitli sebeplerle başvurmuş ve konik ışınlı bilgisayarlı tomografileri (KIBT) alınmış ve en az bir gömülü dişi bulunan 277 hastada gömülü dişler ile ilişkili patolojileri değerlendirmekti. GEREÇ VE YÖNTEMLER: Bu çalışmada 277 hastanın (kadın:133 (%48), erkek:144 (%52) yaş ortalaması: 33,48±14,9) KIBT görüntüleri retrospektif olarak incelendi ve 504 gömülü diş tespit edildi. Gömülü olarak tespit edilen dişler; kesiciler, kaninler, premolarlar ve molarlar olarak belirlendi. Gömülü dişlerle ilişkili patolojiler; kist-tümör, komşu dişte periodontal yıkım, rezorpsiyon ve çürük olarak sınıflandırıldı. İstatiksel analiz, SPSS v.22 ile tanımlayıcı istatistikler ve ki-kare testi kullanılarak yapıldı. BULGULAR: Gömülü diş görülme ortalaması 1,82±1,7 iken en az 1 en fazla 19 gömülü diş tespit edildi. Gömülü dişlerin dağılımı; %3.2 kesici dişler, %21.8 kanin dişler, %9.6 premolar dişler, %3.6 molar dişler ve %61.9 üçüncü molar dişlerdi. Gömülü dişler yaş gruplarına göre; en çok 21-30 yaş aralığında görülürken en az 51 ve üzeri yaşta görüldü. Toplam gömülü diş sayısı 504 iken patolojiyle ilişkili diş sayısı 201 ve ilişkili patoloji sayısı 218’di. Gömülü dişlerin %36.5’u patolojik bulgu gösterdi. Patoloji görülme sıklığının gömülü dişlere göre istatistiksel olarak farklılık gösterdiği tespit edildi (p=0,042). En çok patolojiyle ilişkisi olan diş 38 (%21.50), en az ilişkili olanlar 17,22,31 (%0.2) numaralı dişlerdi. Patolojilerden en sık görülen periodontal kemik yıkımı (%22.1), en az görülen komşu dişte çürüktü (%1.5). Gömülü dişlerin %2.8’inde periodontal kemik yıkımı ve kist-tümör, %0.6’sında komşu dişte rezorpsiyon ve kist-tümör birlikte görüldü. SONUÇ: Gömülü dişler sıklıkla patolojiye sebep olmaları nedeniyle, ağız içinde eksik diş durumunda gömülü kalma durumunun araştırılması ve gömülü diş veya dişlerin patolojiyle ilişkisinin takibi önem taşımaktadır. ANAHTAR KELİMELER: Gömülü Diş, Patoloji, Konik Işınlı BT

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

33

ŞAHİN, Abdullah Fahri, Mehmet KOCA i Serdar DENİZ. "Patoloji Numunelerinin akılcı laboratuvar kullanımı yönünden kesitsel olarak değerlendirilmesi: bir eğitim ve araştırma hastanesi örneği". Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi, 29.06.2022. http://dx.doi.org/10.17944/mkutfd.1059367.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Amaç: …… Eğitim ve Araştırma Hastanesi Patoloji Laboratuvarına gelen numunelerin Akılcı Laboratuvar kapsamında yaşa, cinsiyete, organa göre değerlendirilmesi ve patoloji laboratuvarlarının akılcı kullanımının sağlanmasına yönelik çözüm önerilerinin sunulması amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Araştırma, 2019 yılında ……. Eğitim ve Araştırma Hastanesi Patoloji Laboratuvarına gelen numunelerin tamamı (22365) üzerinden retrospektif olarak yapılmıştır. Bulgular: Çalışmada kullanılan patoloji numunelerinin %26.9’u (n=6026) erkek, %73.1’i (n=16339) kadın hastalara aittir. Patoloji tipi biyopsi olanların %32.7’si (n=5550) erkek, %67.3’ü (n=11430) kadın, patoloji numune tipi sitoloji olanların %8.8’i (n=476) erkek ve %91.2’si (n=4909) kadındır. Çalışmada kullanılan patoloji ve sitoloji (n=22365) örneklerinin sonucuna göre, olguların %84.3’ünün (n=18857) patoloji sonucu benign, %3’ünün (n=678) malign, %1.8’inin (n=403) uygunsuz materyal ve %10.9’unun (n=2427) şüpheli veya pre-malign numune olduğu belirlenmiştir. Sonuç: Patoloji laboratuvarlarında daha doğru ve hızlı sonuç verebilmek için patoloji hekimlerinin iş yüklerinin azaltılması gerekmektedir. Bunun için gereksiz istenen tetkiklerin azaltılması için tetkik isteyen hekim ve klinik bazında analizler düzenli olarak yapılmalı ve gerektiği durumlarda kök neden analizi yapılarak gerekli iyileştirmenin yapılması sağlanmalı ve numuneler için bakanlıkça azami sonuç verme süre hedeflerin belirlenmesi önerilmektedir.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

34

ŞENGÜN ERMEYDAN, Esra, i İlyas ÇANKAYA. "Digital Pathology Image Reconstruction with Alternating Direction Method of Multipliers (ADMM) using Wavelet, Contourlet and Shearlet Transforms". Turkish Journal of Science and Technology, 2.03.2024. http://dx.doi.org/10.55525/tjst.1367366.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Dijital patoloji, patoloji bilgilerinin elde edilmesi, çıkarılması ve yorumlanmasının hesaplamalı tekniklerle desteklendiği görüntü tabanlı ortamı ifade eder. Teşhis sürecini kolaylaştırma açısından büyük bir potansiyele sahiptir ancak büyük veri boyutu ve geniş depolama alanlarının gerekliliği zorlayıcıdır. Bu nedenle, bu araştırmada, yeniden yapılandırma için veri miktarını azaltmak amacıyla Sıkıştırılmış Algılama (CS) şeması dijital patoloji görüntüleri ile incelenmiştir. CS, başarılı bir kurtarma için sinyallerin seyrekliğini gerektirir; bu, farklı seyrekleştirici bazların nihai performansı değiştirebileceği anlamına gelir. Dijital patoloji görüntülerini seyrekleştirmek için Dalgacık, Contourlet ve Shearlet Dönüşümleri incelenmiştir, Contourlet Dönüşümünün üstün olduğu görülmüştür. Yeniden yapılandırma için Alternatif Yön Çarpan Yöntemi (ADMM) sağlam ve hızlı bir dışbükey optimizasyon yöntemi olduğundan seçilmiştir. Dijital patoloji görüntülerinin klasik görüntülere göre daha az seyrek olmasına rağmen CS geriçatması tatmin edicidir, bu da CS'nin dijital patoloji için potansiyelini vurgulamaktadır. Bu çalışma, dijital patoloji ile CS alanında öncü olabilir ve farklı tipte mikroskoplarla veya farklı dalga boylarında CS tabanlı görüntülemeye yönelik daha ileri çalışmaları teşvik edebilir.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

35

HÜZ, Mustafa, Kutsal YÖRÜKOĞLU i Nusret AKPOLAT. "PATOLOJİ LABORATUVARINDA MAKROSKOPİ TEKNİKERİNİN ROLÜ". Health Care Academician Journal, 28.07.2022. http://dx.doi.org/10.52880/sagakaderg.1106966.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Giriş-Amaç: Makroskopi ünitesinin planı, güvenlik kuralları, fiziki koşulları ve görev yapan sağlık personelinin yetki ve sorumluluk alanları hakkında farklı anlayış ve yaklaşımlar mevcuttur. Entelektüel birikime sahip olan Patoloji laboratuvar yönetimi ve ekosistemi, çoğu zaman öznel sayılabilecek bu yaklaşımlar üzerinden yöntem geliştirmeye çalıştığı görülmektedir. Çalışmanın amacı makroskopi ünitesi faaliyetini farklı boyutlarıyla ele alarak, hasta merkezlilik ve verimlilik ölçeklerinde bir çerçeve oluşturmak, kılavuzlara ve bu alanda az sayılabilecek literatüre katkı sağlamaktır. Gereç-Yöntem: Çalışmanın hareket noktası “Makroskopi ünitesinde çalışan patoloji uzmanı dışındaki sağlık personelinin görev ve sorumluluk alanı ne olmalıdır?” ve “Makroskopi ünitesinin planlama ve yönetiminde rolü nedir?” soruları oldu. Sorulara, ülkemiz ve yabancı sağlık kuruluşlarının dokümanları, yönetmelik, standart belgeleri, akreditasyon kriterleri ve sınırlı sayıdaki literatür taranarak cevap arandı. Yazılı kaynaklara saha gözlemleri de eklenerek bulanan cevaplar üç boyutta sistematik bir yaklaşımla ele alındı. Sonuç: Patoloji uzmanı dışındaki sağlık personelinin makroskopi ünitesinde görev ve sorumluluk alanlarının üç boyutu olduğu değerlendirildi. Bunlar; makroskopi odasının yönetim boyutuna katkısı, hasta güvenliği (numune güvenliği) boyutuna katkısı, makroskopik inceleme ve örnekleme süreci boyutunda verdiği katkı olarak değerlendirildi. İlk iki boyutta iyileştirmeler ve standardizasyon belli bir düzeye ulaşmış olsa da özellikle üçüncü boyutta henüz literatür, doküman ve uygulamada bir standardın, ortak yaklaşım olmadığı söylenebilir. Bu bağlamda etkin, verimli ve hasta odaklı bir ünite için makalede ileri sürülen argümanların tartışılmasını, süreçlerin standardizasyonuna ve dokümante edilmesine katkı vermesini umuyoruz.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

36

"Prof. Dr. İbrahim Öztek’in 3’üncü patoloji kitabı yayınlandı". üha, 2023. http://dx.doi.org/10.32739/uha.id.41246.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

37

KARATAŞ, Miray, Tuncay KÜSBECİ, Albina ALTINYOLLAR, İbrahim AZİMLİ, Okan AKMAZ i Bora YÜKSEL. "Oftalmolojik Muayenede Oküler Ultrasonografi Kullanılan Olguların Retrospektif Değerlendirilmesi". İzmir Tıp Fakültesi Dergisi, 8.09.2023. http://dx.doi.org/10.57221/izmirtip.1294538.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Amaç: Oftalmolojik muayenesinde oküler ultrasonografi kullanılan hastaları değerlendirmek, kullanım endikasyonları ve elde edilen bulguları sunmak. Gereç ve Yöntem: Ocak 2022-Ocak 2023 tarihleri arasında oküler ultrasonografi uygulanan 598 hastanın 624 gözü çalışmaya dahil edildi. Oküler USG için Sonomed E-Z Scan A/B5500+ (Sonomed Inc. NY, USA) 10 MHz prob ile ortalama 90 gainde ultrason ile inceleme yapıldı. Bulgular: Hastaların 258'i kadın, 340'ı erkekti. 258 kadının 264 gözü, 340 erkeğin 356 gözü çalışmaya dahil edildi. Hastaların ortalama yaşı 64.7 idi. 30 yaşın altında 26 hasta vardı. Görüntülemelerin 330’u sağ (%53), 294’ü sol göze (% 47) yapıldı. Oküler ultrasonografi 624 gözün; 48’ine travma (%8), 130’una korneal opasite (%21), 68’ine üveal patolojiler (%11), 260’ına lens patolojisi (toplam %43), 26’sına retinal patolojiler (%4), 66’sına vitre patolojisi (%11), 2’sine orbital selülit (%0.3), 10’una endoftalmi (%1.6), 4’üne intraokuler yabancı cisim, 4’üne papilödem-optik disk druseni ayrımı (%0.6) nedeniyle yapıldı. Gözlerin 182’sinde (%29) vitreus patolojisi, 84'ünde retina patolojisi (%13), 36'sında üveal patoloji (%6) izlendi. 2 gözde intraoküler yabancı cisim, glob perforasyonu, travmatik optik nöropati ve retrobulber hemoraji (%0.3), 2 gözde retrobulber apse (%0.3), 4 gözde optik disk druseni (%0.6) izlendi. 86 (%14) gözde birden fazla patolojik bulgu mevcuttu. 388 (%62) gözde ise patolojik bulgu izlenmedi. Sonuç: Oküler ultrasonografi kesit alınan süre içinde en sık preoperatif hasta değerlendirilmesinde kullanılmış olup oftalmolojik muayenede halen önemli bir yer tutmaktadır.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

38

Hüz, Mustafa. "Patoloji Laboratuvarında Ünitelerin Planlaması ve Altyapı Gereksinimleri". Sağlık Profesyonelleri Araştırma Dergisi, 7.11.2023. http://dx.doi.org/10.57224/jhpr.1356749.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Patoloji laboratuvarı ünite planlamasının, organizasyonun iş yapma biçimine, güvenliğine ve verimliliğine doğrudan etkisi olduğu söylemek mümkündür. Bu derlemeyle Patoloji laboratuvarındaki üniteler ve tesis içindeki konumu, fiziki gereksinim, güvenlik kuralları, verimlilik ve yalın laboratuvar perspektifiyle incelendi. Patoloji laboratuvarları ünitelerinin organizasyon ve planlaması, geçmişten gelen bilgi birikimi ve tercihlerle şekillenmektedir. Ancak standartlar, güvenlik kuralları ve mimari gerekliliklerden oluşan evrensel gerçekler, laboratuvarın büyüklüğü veya işleyişi farklı da olsa ortaktır. Hizmet sürecinde insan kaynağı kadar bina ve tesis altyapısını da etkin ve verimli kullanmak organizasyonun iş yapma biçimine ve başarısına etki etmektedir. Ünitelerin planlamasında değerlendirilecek veriler uluslararası kabulü olan kuruluşların dokümanları, ulusal standartlar ve mevzuat taranarak toplandı.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

39

ÇAYHAN, Vildan Selin, Can İhsan ÖZTORUN, Ayşe Selcen OĞUZ ERDOĞAN, Doğuş GÜNEY, Müjdem Nur AZILI i Emrah ŞENEL. "Adölesan Bir Kızda Abdominal Dev Kitle: Uterus Leiomyomu". Turkish Journal of Pediatric Disease, 14.09.2022, 1–3. http://dx.doi.org/10.12956/tchd.1117144.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Uterus leiomyomu kadınlarda çok sık görülür, ancak ergenlik döneminde oldukça nadir görülür. Bu olgu sunumunda, 14 yaşında bir kız çocuğundaki uterus leiomyom olgusunu sunuyoruz. Karında şişkinlik ve ele gelen kitle şikayeti ile hastaneye başvurdu. Transabdominal ultrason ve manyetik rezonans görüntülemede 16 cm çapında kitle saptandı. Laparatomi ve myomektomi yapıldı. Postoperatif dönem sorun olmadı. Patoloji raporu uterus leiomyomuydu. Takipte patolojik bulguya rastlanmadı. Adolesan kızlarda karın ağrısı ve pelvik kitle ayırıcı tanısında uterus leiomyomu düşünülmelidir.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

40

Aydoğmuş, Hüseyin, Zafer Kolsuz, Ferhan Elmalı, Halil İbrahim Tıraş i Serpil Aydoğmuş. "Benign Patoloji Öntanısı ile Histerektomi Yapılan Olgularda Postoperatif İnsidental Endometrial pre-/malign Patoloji Saptanma Oranı". Bozok Tıp Dergisi, 1.12.2018. http://dx.doi.org/10.16919/bozoktip.403515.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

41

Topçu, Yasemin, i Kürşad Aydın. "Serebral palsi –epidemiyoloji, etiyoloji ve patoloji". TOTBID Dergisi 17 (2018). http://dx.doi.org/10.14292/totbid.dergisi.2018.52.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

42

Yalcin, Gulsum Seyma. "The effects of the COVID-19 pandemic on the case profile of the Pathology Department of a tertiary hospital: Comparison of the number of cases and malignancy rates between 2019 and 2020". Eskisehir Medical Journal, Eskisehir City Hospital, 31.07.2022. http://dx.doi.org/10.48176/esmj.2022.76.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Giriş: COVID-19 (Koronavirüs hastalığı-2019) pandemisi nedeniyle sağlık kuruluşlarına COVID-19 dışı nedenlerle yapılan başvuruların sayısı genel olarak birçok nedenden dolayı azalmıştır. Pandeminin üçüncü basamak bir hastanenin patoloji bölümüne etkilerini belgelemek için 2019 ve 2020 vaka sayılarının, malign ve malign olmayan kategori oranlarıyla birlikte araştırılması amaçlanmıştır. Yöntemler: Türkiye'de üçüncü basamak bir hastanenin patoloji bölümünde 2019 ve 2020 yıllarında rutin olarak incelenen tüm patoloji raporları hastane kayıtlarından değerlendirildi. Karşılaştırma amacıyla, vakalar Türkiye'deki ilk COVID-19 vakasının (11 Mart 2020) öncesi ve sonrası (COVID öncesi ve sonrası dönem) olarak ele alındı. Tüm olgular malign ve malign olmayan olarak tanı kategorilerine ayrıldı. Ayrıca biyopsiler ve sitolojiler hem birlikte, hem de ayrı ayrı değerlendirildi. Bulgular: Toplam 23325 patoloji raporu (2019'da 14105, 2020'de 9220 vaka) değerlendirildi. Bir önceki yılın aynı dönemine göre 2020 yılı COVID sonrası dönemde tüm vakalarda %43,6, biyopsilerde %41,3 ve sitoloji vakalarında %47,4 azalma tespit edildi. 2020 vakalarının COVID sonrası dönemdeki malignite oranı 2019'dakinden daha yüksekti (sırasıyla %13,1 ve %10,6, p<0,001). Vaka hacminde %84,9 ile en belirgin düşüşün ve aynı zamanda %25,7 ile en yüksek malignite oranının olduğu ay Nisan 2020 oldu. Hem malign hem de malign olmayan kategorilerde 2020 vakalarının yaş ortalaması 2019 vakalarına göre daha düşüktü (p=0,018 ve p<0,001, sırasıyla). Her iki yılda da kadınlarda malignite oranları anlamlı derecede yüksekti. Sonuç: Tüm dünyada olduğu gibi bizim bölümümüzde de COVID-19 pandemisi sonrasındaki dönemde patoloji ve sitoloji vaka hacmimizde azalma; ancak malignite oranlarında önemli artışlarla tespit edilmiştir.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

43

KARAKURT, Meral, i İsmail İŞERİ. "Patoloji Görüntülerinin Derin Öğrenme Yöntemleri İle Sınıflandırılması". European Journal of Science and Technology, 23.01.2022. http://dx.doi.org/10.31590/ejosat.1011091.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

44

ACAR, Volkan, Eyüp SARITAŞ i Nüket ÖRNEK BÜKEN. "Çağatay Türkçesi Tıp Eserlerinde Humoral Patoloji Teorisi Üzerine Bir İnceleme". Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Lokman Hekim Tıp Tarihi ve Folklorik Tıp Dergisi, 27.01.2023. http://dx.doi.org/10.31020/mutftd.1182264.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Amaç: Bu çalışmada, Çağatay Türkçesi tıp eserlerindeki humoral patoloji ile ilgili bilgileri araştırmayı amaçladık.Gereç: Çalışmada Orta Asya sahasında Çağatay Türkçesiyle yazılmış olan altı adet eser incelenmiştir. Çalışma Ocak 2020-Mayıs 2020 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. İnceleme amacıyla İbn-i Kutluk Molla Toh Niyaz Ahond-Nıng Tıbb Kitabı, Ṭabīblik kitābï, Ṭabı̇̄bçılıḳ, Tıb-Nâme-i Türkî, Risāle-i Ṭıb ve Müfredat-ı tıb adlı eserler hakkında hazırlanmış olan kongre bildirileri, makaleler, yüksek lisans ve doktora tezleri ile kitaplar kullanılmıştır.Bulgular: Çalışma sonunda, farklı dönemlerde Çağatay Türkçesi ile yazılmış tıp eserlerinde humoral patoloji teorisi ile bilgilerin mevcut olduğu görülmüştür. Bu eserlerdeki anlayış Antik Yunan’dan köken alıp, sonrasında İslam Tıbbının ve Osmanlı Tıbbının da temel tıp yaklaşımı olan dört elementli humoral patoloji anlayışıdır. İncelenen kaynaklarda Risāle-i Ṭıb ve Müfredat-ı tıb için yalnızca özet bilgiler aktarıldığından, bu eserlerin tam içeriğine ulaşılamamıştır. Ancak tam metin olarak yayımlanmış olan diğer dört eserin hem teorik içerik bölümlerinde, hem de tanı ve tedavi ile ilgili bölümlerde bu konuda ayrıntılı bilgiler mevcuttur. Sonuç: Sonuç olarak Çağatay Türkçesi tıp eserlerindeki tıbbi anlayış, dört elementli humoral patoloji anlayışı olarak tespit edilmiştir. Metinlerin içeriğinde yer alan İslamiyet ile ilgili bilgilerle birlikte değerlendirildiğinde elde edilen veriler, tıbbi anlayışı etkileyen önemli nedenlerden birisinin din olduğu düşüncesini desteklemektedir.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

45

GÜRSOY, Didar, Mehmet ÇELİKKAYA, İlke Evrim SEÇİNTİ i Ahmet ATICI. "Çocuklarda Testis Torsiyonu: 10 Yıllık Retrospektif Bir Çalışma". Turkish Journal of Pediatric Disease, 15.09.2022, 1–4. http://dx.doi.org/10.12956/tchd.1119001.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Amaç: Bu çalışmanın amacı çocuk yaş grubunda testis torsiyonlu hastaların klinik, radyolojik ve patolojik özelliklerini, hastaların hastaneye başvuru zamanına göre müdahale yöntemlerini ve testis kurtarma oranlarını belirlemektir. Gereç ve Yöntemler: Bu retrospektif çalışma Ocak 2011-Haziran 2021 yılları arasında karın ağrısı veya skrotal ağrı ile çocuk cerrahisi kliniğine başvuran ve değerlendirme sonrası testis torsiyonu tanısı alan 0-18 yaş arası hastaları kapsamaktadır. Hastaların yaşı, hastaneye başvuru şikayeti, semptomların süresi, hastaneye başvurduğu ay, etkilenen testisin lateralizasyonu, preoperatif tanı çalışmaları, yapılan müdahalenin tipi (orşiektomi/detorsiyon) ve postoperatif tanı belirlendi. Patoloji birimine inceleme için gönderilen materyallere ait Hematoksilen-Eozin boyalı arşiv preparatları iki patolog tarafından yeniden gözden geçirildi. Bulgular: Bu 10 yıllık dönemde 0-18 yaş arası 28 hasta testis torsiyonu nedeni ile hastanemize başvurmuştu. Hastaların hepsinde (%100) skrotal ağrı ve hassasiyet mevcuttu. Hastaların 4 tanesi (%14.3) yenidoğandı ve 21 hasta (%75) 12-18 yaşları arasındaydı. Orşiektomi materyallerinin incelenmesinde makroskopik olarak testis parankimi seçilemiyordu ve materyaller hemorajikti. Mikroskopik incelemede hemorajik enfarktüs saptandı. Sonuç: Akut skrotum çocukluk çağında sık görülen cerrahi acillerdir. Akut skrotuma neden olabilecek çok sayıda antite mevcuttur; ayrıcı tanının doğru ve zamanında yapılması hastayı gereksiz cerrahiden kurtaracak ve testis kaybını önleyecektir.

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

46

GERCEK, Osman, Melih ŞENKOL, Veli Mert YAZAR i Kutay TOPAL. "Prostat Kanserinde Multiparametrik Prostat Manyetik Rezonans Görüntüleme ve Patoloji Parametrelerinin İlişkisi". Bozok Tıp Dergisi, 21.11.2023. http://dx.doi.org/10.16919/bozoktip.1335278.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Amaç: Günümüzde hem Amerika Üroloji Birliği hem de Avrupa Üroloji Birliğinin yayınladığı yönergelerde, PSA yüksekliği olan veya anormal DRM bulgusu olan hastaların öncelikle MpMR ile değerlendirilmesi önerilmektedir. Bu çalışmamızda MpMR’de (Multiparametrik Prostat Manyetik Rezonans Görüntüleme) ölçülen tümör volümü ve PIRADS (Prostate Imaging Reporting and Data System) skorunun, biyopsi ve radikal prostatektomi materyalindeki tümör volümü ve tümör derecesi ile ilişkisini araştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışmamıza MpMR görüntüleme yöntemi yapılan ve TRUS-Bx (Transrektal Ultrasonografi-Prostat Biyopsisi) ile prostat kanseri teşhisi konulan 66 hasta dahil edildi. Bu hastalardan cerrahiye uygun olan 25’ine suprapubik radikal prostatektomi operasyonu gerçekleştirildi. MpMR’de ölçülen tümör hacmi ile radikal prostatektomi patoloji spesmeninde ölçülen tümör hacminin korelasyonu, PIRADS skorundaki artışın yüksek Gleason dereceleri ile ilişkisi ve diğer parametrelerin korelasyonu incelendi. Bulgular: MpMR tümör hacmi ile patolojik tümör hacmi arasında mükemmel düzeyde pozitif bir korelasyon saptandı ve istatistiksel olarak anlamlıydı (r=0,914, p

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

47

Bıçakçı, Burcu, İsa Kaplan i Emre Zafer. "Servikal sitoloji anormalliğinde human papilloma virus ile endoservikal örnekleme prevalansının araştırılması-vaka kontrol çalışması". Maltepe Tıp Dergisi, 31.08.2022. http://dx.doi.org/10.35514/mtd.2022.68.

Pełny tekst źródła

Streszczenie:

Amaç: Servikal kanser dördüncü sıklıkta görülen ve önlenebilir bir kanserdir. Bu nedenle birçok tarama programı geliştirilmiştir. Çalışmamızda anormal servikal sitolojide anormal endoservikal patoloji ve Human Papilloma Virus (HPV) prevalansını ve endoservikal örneklemenin önemini saptamayı amaçlamış bulunmaktayız. Materyal ve Metodlar: Çalışmamız Ocak 2013 ve Nisan 2016 tarihleri arasında Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Hastanesinde yapılmıştır. Çalışmamız HPV DNA bakılmış ve endoservikal küretaj ile örneklem yapılmış hastalar üzerinde yapılmıştır. Servikal sitoloji anormalliği olan 215 hasta ile 175 kontrol grubu mevcuttur. Servikal sitoloji Bethesda 2001 sınıflandırma sistemine göre yorumlanmıştır. İstatiksel analiz SPSS 22.0 for Windows programı ile yapılmıştır. Bulgular: Çalışmamızda 390 hasta üzerinde yapılmıştır. 215 (%55) hastada anormal Pap smear, 175 (%45) hastada normal Pap smear saptanmıştır. Olguların ortalama yaşı 45.5±9’dur. Anormal Pap smearli olgularda HPV pozitifliği prevalansı %68.8, endoservikal örneklem patoloji prevalansı %40 olarak saptandı. Kontrol grubunda HPV pozitifliği prevalansı %53.7 idi. Endoservikal örneklem sonucu anormal olan hastaların prevalansı %2.8 idi. Anormal smear sitolojisi ile HPV DNA pozitifliği arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptandı (p=0.002). Servikal sitoloji anormalliği ile anormal endoservikal örnekleme patoloji sonuçları arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptandı (p˂0.001). Servikal sitoloji anormalliğinin derecesi arttıkça endoservikal örneklem anormallikleri ve HPV DNA pozitifliğinin sıklığında artma olduğu görüldü (p=0.002). Sonuç: HPV pozitifliği servikal sitoloji anormalliği ile ilişkili bulunmuştur. Anormal servikal sitoloji ile anormal endoservikal patoloji arasında anlamlı ilişki bulunmuştur. Servikal sitoloji anormalliğinin derecesi arttıkça endoservikal örneklem anormallikleri ve HPV DNA pozitifliğinin sıklığında artma olduğu saptanmıştır

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

48

DEMİRBAŞ YÜCELDİ, Selma. "Şırnak İlinde Özofagogastroduodenoskopi ve Patoloji Sonuçlarının Retrospektif Değerlendirilmesi". Sakarya Medical Journal, 29.05.2022. http://dx.doi.org/10.31832/smj.1032453.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

49

TUNÇ, Nurettin, Abdurahman ŞAHİN, Sibel ORHAN, Mehmet YALNIZ, Ulvi DEMİREL, Orhan Kürşat POYRAZOĞLU i İbrahim Halil BAHÇECİOĞLU. "Çölyak hastalığı; 5 yıllık takip, antikor-patoloji korelasyonu". Endoskopi Gastrointestinal, 31.08.2016, 43. http://dx.doi.org/10.17940/endoskopi.328622.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

50

Şahintürk, Yasin, Muharrem Taşkoparan, Seyit Uyar, Gökhan Köker, Zahide Taş, Gülhan Özçelik, Ferda Akbay Harmandar i Ayhan Hilmi Çekin. "Mide kanserinde güncel durum: Lokalizasyon, patoloji ve yaş". Endoskopi Gastrointestinal, 2.01.2017, 61–64. http://dx.doi.org/10.17940/endoskopi.466516.

Pełny tekst źródła

Style APA, Harvard, Vancouver, ISO itp.

Oferujemy zniżki na wszystkie plany premium dla autorów, których prace zostały uwzględnione w tematycznych zestawieniach literatury. Skontaktuj się z nami, aby uzyskać unikalny kod promocyjny!